10
Yorum
3
Beğeni
0,0
Puan
3447
Okunma

Avuçlarımda
güvercin ürkeği bakışlarını gizlemiştim
-senden habersiz -
ve titrek kanatlı kelebek gülüşleri saklıydı
ceplerimde.
İzmir mahzun ve suskun uğurlarken seni…
Gecedeyim şimdi . Ağır işçiliğinde sevdanın …
Karalar bağlayıp geceyle
Soğuk bir nehir gibi akmadayız sabaha….
Tutunup göçmen düşlerin kanadına
Ruhum
Ve göğün mavi dalgalarına bata çıka
İnadına
Koşuyor şehrine
/ Ve sevdam , hep dikine akar nehir yatakları boyunca
Ve ben hep içime kazdım çukurları. Hep elime bastım tahta saplı bıçağını özleminin.
Damlayan öfkemi seyrederken haşince mısralarda…/
Şimdi yüzüme kapanan kapıların
ardında
Şimdi
Hatıraların solgunlaşan yüzünde seni silmeye
Aşktan sürgün edilmiş
Lanetli bu şairin
Gücü yetmiyor
Ne de gücü yetebilir
/Gözlerinin değdiği bu satırlar
Senden fazla değilken ve asla elimi tutuğun o ilk andan güzel değilken kelimeler/
Sesini yeniden çizmeye şiirin tuvaline..
Ve ben seni bir düşte buldum
Bir geçekte kaybettim sevgili.
Biliyorum
Bir daha gün muştuları getirmeyecek
penceremden sızan düş cıvıltıları
Bir daha seninle yürünmeyecek o sokaklarda
Hatıralarda eskiyecek İzmir’e düşen siluetin…
Yokuğun çok acıtsa da
Devrilse de dağlar üstüne şairin
Dediğin gibi hayat devam eder
Sen yeni bir sabaha uyanırsın
Çocuklar doğar bir yerlerde
Çiçekler açar saçlarında toprağın
Vurur hayatın nabzı gürültüyle
Yokluğunla bedbaht bu şehirde de
Sabah olur / akşam olur /dakikalar yürür/ yıllar yürür
Her şey akışında…
……yalnızca
içimde bir sızı ...
Kelebekler sessiz ölür …
glccbrn