Kim unutur seni sevgili
Läl gözlerime sürdüğüm
Siyah sürmeyle diline pelensek
Doladığın lirik sözlere aşkı
Ruhumla sevişirken cümleler
Silinmiş ruj izi dudaklarım anla
Diş izine sürgülediğim



Masal değil sevgili
Elime aldığım siyah mürekkep
Damlarken zarfa
Yıldızların kayıp gittikleri zodyak
Kalbe köle olurken
Uluorta yunarken zeusun gömleği
Irmak kıyısına iner tanrıçalar


Sen gözlerimin siyahındaki karalıklarda
Sevişirken ayak üstü
Nisan çiçekleri kokularını salar
Mora dönerken boynun kıvrımlarında sümbül
Sancılar damla damla düşer ağına
Polenler mavimsi ten kokar


Şarkılar söyle sevgili
Göğe bakarken yıldızların endamına asılsın şafak
Tarih öncesi tövbeler zindanında
Köşelerinde ayin sesleri
Çaput bağlanır dilek ağaçlarına
Bir yanı senin kemikleşmiş etin
Ve dahi külfetli yangınlığının...


Artık zaman çürüyor sevgili
Döndürmek için kapanıyor secdeye
Hatıra say sözlerimi eteğine,
Döktüğüm onca paslı demir
Kokusu değiyor dilime uzanıp
Giden üç vakte çıkmaz yol oluyor
Senden önce çözdüğüm bilmeceler
Sürüyorum adımlarımı
Sözlerin düşüyor
Özüm üşüyor
İniyorum içinde ölüyorum...


...


...