5
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2274
Okunma

devrik tümcelerdeki özlemlerin koynunda uyuyorum
ellerim semaya her açıldığında utanıyorum
utanç
yüzümün nasırlaşmasını dilememe sebep
ama yapamıyorum
kızarmışlığımı saklayamıyorum koynumda
kendimi örselesemde
işte
yapamıyorum
sanki canım hiç yanmamış gibi bakıyorum insanların yüzüne
acılarını küçümseyip
sonra pişman oluyorum
pişmanlığım karşımdakinin yaşanmışlığında sıkışıyor
ağlamak istiyorum
günahlarımı yıkamak için
yapamıyorum
yüreğime taktığım dizginden kurtulmak için gözyaşına ihtiyacım var
ama
yapamıyorum
lanet ediyorum sonra günbatımlarına
ve yalandan doğan güne savuruyorum küfrümü
ağız dolusu söverken
yırtmak istiyorum karanlığımı
yırtıp atmak istiyorum makus kaderi
yapamıyorum
ellerim titremesin istiyorum
içim sızlamasın
ama işte
yapamıyorum
bir çocuk gülümsemesine takılıyor gözlerim
masumiyetimi özlüyorum
sileyim diyorum tüm geçmişimi
silip atayım tüm hüznümü
yapamıyorum
mutluluğum için ödenen bedeller ağır
ağır geliyor bu yas havası omuzlarıma
belirsizlik yakıyor da
haykıramıyorum
emir kipleri haykırıyor habire hayat
birilerinin yaşamlarında bir yerlere sıkıştırıyorum cüssemi
iğretilik var nefes alışımda
azraile çağrım son buldu artık
nafileydi gırtlak yırtışım biliyorum
ulan ölmek de geliyor bazen içimden lakin
yapamıyorum