(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
hiç dikkat etmemiştim, yaşına-kim olduğuna maşaallah lise talebesi bir genç doğrusu şiirle uğraşan pek çok edebiyat öğretmeninin yazamayacağı denli ağır, güzel, yetkin bir şiir ve DİL
yıllar önce bir öğrencim vardı beni şaşırtan orta okulda idi ve eski-yeni tüm sözcükleri hemen hemen bilir, gayet güzel de yerinde kullanırdı ona hayrandım, bir de sen çocuk ,sana hayran kaldım
ne mutlu bize ki böyle gençlerimiz de var henüz kararmadı ufuklar senin gibi bir kaç kalemin mürekkebinden damlasın kan canım çıksın bir lahza da ne var?
Bu yaşta böylesine güzel şiirler yazan birine rastlamak, şiir adına heyecanlandırdı beni. Necip Fazıl 20’li yaşlarının başında “Kaldırımlar” şirini yazmıştı. Yahya Kemal şiiri okuyunca heyecanlanır; “bu sesi nereden buldun çocuk” der. Evet, bu sesi nereden buldun, bu dili nerede öğrendin.
Sabâ, rüzgâr demek.
"Ne yanar kimse bana âteş-i dilden özge Ne açar kimse kapım bâd-ı sâbâdan gayrı" ---Fuzulî
“Bugün Sabâ İle visal-i yârdan Bana bir haber var inceden ince”----Erzurumlu Emrah
Şiirdeki sabâ kelimesinin Sabâ makamı olabileceğini düşünmeme yol açan kelime, huşudur.
Sabâ makamı: Kişiye her türlü duyguyu aynı anda hissettirebilen, (hüznü , huşuyu ,vecdi, korkuyu , mecazi yahut ilahi aşkı , muzdaripliği vs. ) Klasik Türk Müziği makamlarının başında gelenlerindendir. Göz nurudur. Klasik müziğimizin , tasavvuf - dinî müziğimizin vazgeçilmezidir. Dügâh makamı ile yakınlık içersinde olup , hicaz ve segah makamının ise rakibidir. Sabah ezanı bu makamda okunur.
Böyle şiirleri nazar-ı dikkate sunan seçki kurulunu da kutlarım.
Genç şair, gelecek adına ümit veriyorsun.
Tebrik ediyor, temiz alnından öpüyorum.
Saygılarımla.
mehmet özdemir tarafından 9/9/2010 5:34:25 PM zamanında düzenlenmiştir.
Dün hayranlıkla ayrıldığım sayfaya bugün de defa kere gelip gittim ve gerçek manada hiç sakınmadan beğenim kalem dolusu diyebilirim. Kimin yaşı nedir,işi nedir de hangi şiiri yazabilmiştir gibi bir ölçü şu güne değin söz konusu dahi olmadı fakat lise talebesinin bu derece başarılı oluşu gözlerimi nemlendirdi. Öğrencilik zamanlarım düştü aklıma,ne de çok uğraşırdı bazılarımız ne ince eler sık dokurduk ve de ne kadar safi idi niyetimiz :
o zamanlardan kalan güzel anılar aşkına ayna gibi duruyor bu sayfa...
Her zaman en çok önem verdiğim bir ince nokta vardır şiirlerde. Şiiri dinlemek mest eder beni ; ses dinlemek değil şiiri dinlemek. Hissetmek ve gerçekten kalbin tüm damarlarına değin onu hissetmek ve hele ki Allah! diyeni hissetmeye geyret etme neticesinde tebessümle karşılanabilmek şiirce. Bu şiirde bunu hissettiğime inenıyorum ve de dün ilk okuduğumdan sonra aklımdan hiç çıkmadı açıkçası. Ne de zarif ne de naif ve ne de sessiz...Susarken konuşmak gibi yani dil her zaman sükût eder de kalp başkadır içerde. Ya damlalarını saklamaya çalışır ya da duymaya,duyduğuna bakmaya ve biraz daha cesaret :
gördüğünü dile yollamaya...
Gönlünüzün olgunluğu da bir diğeri dikkati meşgul eden. Tüm kalbimle diliyorum ki yıllar varsa eğer nasipte şu dizeleri bize armağan eden yüreğiniz her daim istikrarla yolları arşınlayabilsin.
Şiir diyelim biraz.
"İlâhi aşktan özge şeydâ olsam ne çıkar? Cebimde hazineyle peydâ olsam ne çıkar?"
Şöyle ilk okuyuşta mı desem ya da ilk süzüşte mi desem artık neyse de bu ilk bakışta sindirilecek bir çalışma değil. Şimdi incelediğimiz vakit teknik olarak elbette eksikler takılacaktır gözümüze fakat her şeye rağmen yürekte bıraktığı iz çok farklı.
"ne çıkar"
Gözden düşürmek bir şeyleri ve hele ki gerçeğe kıymet verip hiç olana hiç gibi bakmaktır bu itirafla hayata; kutludur demiştim gece ve hakikateden de öyle. Sonra dize içinde kullanbılan kelimelerin hemen hepsinin aynı sesle bitip noktaya varmaları yok mu,budur işte ahenk ve inanıyorum ki hayran bırakan da budur bu şiire. Hem dize içişnde bütünü korumak deniyor buna hem de bütün içinde ritmi okutmak deniyor. Ritm dediğim bu işte :
Bunlar giz içeriği küçük ayrıntılar ve güzellik zaten ayrıntıdadır ayrıntı da başarıdadır. Üstten tepeleme bakış,nakış fayda vermez kimseye. Duraklar misalen,eksiksiz hakikaten. Uyaklara bakmak istemiyorum ama duraklar bütününde aynı ahenk ve güzellikte. Sadece dikkat edilmesini isteyeceğim bir noktası var kalemin o da şudur ki kelime seçimleri. Misal anlaşılacak dağarcık daha çok olmalı ve eğer ki divandan konuşulacaksa ki asıldır o zaten ama dar anlamlardan uzak olmaya biraz gayret. Aslında pek memnûn kaldığımı bilmenizi istiyorum bu hale fakat :
"özge"
ve de
"şeydâ"
biraz kendilerinde kalmışlar oysaki ışığı evvele ve de öteye daha iyi yansıtabilirdik ne dersiniz. Yine de anlamak için de diretmekten yanayımdır özgün fikrim böylesinden yanadır da işte ama niyetine -da...
Bu özellikle üzerinde durduğum ses uyumları ilk harflerde büyük etki bırakmış ve gerçekten de güzel. Çünkü rengi ilk virgülden belli olur çalışmaların ve etkileyip devamında da okuru ağırlamak biraz şart gibi burda. Xaten devamında da yer yer yine kendini belli ediyor hatta bir misal daha diyelim mi :
Sanırım uyakların zayıflığı da bunlarla kapanıyor. Evet tam kanaatim bu sanırım. Yarım uyak kendini zenginden daha güzel hissettirmiş hele ki redifler de yine aynı meziyetle durmuşlar gözlerimize. İnanın kafiyeyi inkâr dahi edebilirim bu şiir içinde. Ne kadar güzel bir nizam içinde sunmuşsunuz şiiri bizlere. Bu titizlik de işte dediğim gibi talebe olmanızdan kaynaklanıyor sanırım.
"Lisânım sükût değil, ziyânım küçük değil, Dinsiz birkaç cahile devâ olsam ne çıkar?"
Bu da elbet hayran kaldığım manayı taşıyan beyitlerden ama dediğim kelime seçimlerine biraz daha dikkat edelim.
"dinsiz"
ve de
"cahil"
bu iki kelime bu şiirde olmamalılardı. Yukarıda belirttiğim anlamı daraltıyor fakat mühim değil ille de zor olmalı ille de zor olmalı. Ama şimdi belirttiğim kelimeler biraz daha düzden ve de daha farklı karakterden hani bir kelime daha gelseymiş şiir kan kaybedecekmiş büyüsünden. Elbet bu dediklerimin hakikaten büyük hata olmadıkları âşikâr ama bu kadar iyi olana bu kadar inceden söylemek gerekir. İnanıyorum ki zamanla elinize su dökmek dahi imkansız olacaktır. Özellikle de :
şu zamanda sayı hesabına can ağrıtmanın moda olduğunu görmek incitir bizleri. Garibinden ifadeler incitir şiir için ağlayan kalbimizi de böyleleri gelince rahata eriyoruz hakikaten ve diyoruz ki :
ille de şiir kazanacak ille de şiir kazanacak; başka yolu yok. Başka hiçbir dilin,kalemin özrü yok "-"
sayılacak...
Emeğinize,yüreğinize kalpten dilediğim başarı temennilerimle...
Efendim, öncelikle çok teşekkür ediyorum; yorumunuzla beni şereflendirdiniz.
Benim için de dinlemek çok önemlidir şiiri. Bu ahenk unsurlarını sizden öğrendim bugün, teşekkür ederim. Yazarken farkında olmamıştım ama okuyarak yazdığım için bir etkisi olabilir mi bilemiyorum. Keşke aklımdakileri anlatabilsem. En büyük özrüm de bu zaten. Ancak bu kadar oluyor. Hani diyor ya şair : Ağlarım ağlatamam; hissederim, söyleyemem, Dili yok kalbimin, ondan ne kadar bîzarım! Kezâ...
Kelime seçimlerim iyi değil farkındayım, yaklaşık 15 dakika sürdü bunu yazmam ve tepeleme oldu sanırım. Bilmiyorum, özenmem genelde yazdığım şiire. Bundan da ders aldığım kadarıyla daha fazla dikkat edeceğim yaptığım işe.
Şiir sadece ben değil birçok gencin gönlüne taht kurmuş vaziyette bundan emin olabilirsiniz. Benim tanık olduğum onlarcası var. Potansiyelleri içlerinde gün yüzünü bekliyor.
Tekrar tekrar teşekkür ederim efendim, iyi ki varsınız. Selamlarım, duarlım ve muhabbetlerim ile. Hayırlı bayramlar.
Efendim, öncelikle çok teşekkür ediyorum; yorumunuzla beni şereflendirdiniz.
Benim için de dinlemek çok önemlidir şiiri. Bu ahenk unsurlarını sizden öğrendim bugün, teşekkür ederim. Yazarken farkında olmamıştım ama okuyarak yazdığım için bir etkisi olabilir mi bilemiyorum. Keşke aklımdakileri anlatabilsem. En büyük özrüm de bu zaten. Ancak bu kadar oluyor. Hani diyor ya şair : Ağlarım ağlatamam; hissederim, söyleyemem, Dili yok kalbimin, ondan ne kadar bîzarım! Kezâ...
Kelime seçimlerim iyi değil farkındayım, yaklaşık 15 dakika sürdü bunu yazmam ve tepeleme oldu sanırım. Bilmiyorum, özenmem genelde yazdığım şiire. Bundan da ders aldığım kadarıyla daha fazla dikkat edeceğim yaptığım işe.
Şiir sadece ben değil birçok gencin gönlüne taht kurmuş vaziyette bundan emin olabilirsiniz. Benim tanık olduğum onlarcası var. Potansiyelleri içlerinde gün yüzünü bekliyor.
Tekrar tekrar teşekkür ederim efendim, iyi ki varsınız. Selamlarım, duarlım ve muhabbetlerim ile. Hayırlı bayramlar.
harikasın Emre kardeşim, yolların açık olsun, şiir yolunda daha nice güzelliklere ve başarılara... Yürekten kutluyorum harika şiirini ve seçkiyi kardeşim... Selam ve muhabbetlerimle...
Senin gibi gençleri okutan bir edebiyat öğretmeni olarak, tanımaktan gurur duydum seni ve mükemmel dizelerini... İki kelimeyi yanyana getirmekten âcizken yaşıtların, sen dev bir şiirle karşılıyorsun bizi; ne mutlu sana, ne mutlu seni böyle dolu yetiştiren değerli ailene ve öğretmenlerine...
Alnından öpüyorum seni genç; yolun açık olsın her dâim...
Yorumları okudum. Afet Hanımefendi’nin verdiği bilgi beni iyice şaşırttı. Lise öğrencisi… Kusursuz hece şiiri yazmış. Divan şiirine aşina… Dili ağır… Divan dilini kullanmış ama pek hata yapmamış. Kafiyeyi oluşturan ünlü üzerinde uzatma işareti olduğu için tam kafiye sayılır. Fuzulî’yi andırıyor… Sesinin perdesi Nefî’ye yakın…
Şairimiz dilini biraz sadeleştirirse hece şiirine yeni soluk getirecek şiirler yazabilir… Geleceğe gül düşürür…
Seçki kurulunu da tebrik ederim.
İlâhi aşktan özge şeydâ olsam ne çıkar? Cebimde hazineyle peydâ olsam ne çıkar?
İlk mısrada “özge” kelimesi oturmamış… Cep kelimesinin yerine başka bir kelime daha uygun olurdu…
Sabâ burada makam olsa gerek. Sabah ezanı sabâ makamında okunur.
“Gönle” kelimesini bu şekliyle kullanmak da doğru değil. Her ne kadar “vurgusuz orta hecenin dar ünlüsü düşer” desek de, gönül kelimesinde düşürmeyiz. (yani alın-alna,ağız-ağza olur da gönül-gönle olmaz; gönlümüz derken ünlüyü düşürürüz.)
Şairimizi en içten dileklerimle tebrik ederim.
Şair dostların, site sakinlerinin bayramını kutlarım. Saygılarımla…
Efendim yorumlarınız ve eleştirileriniz için çok teşekkür ederim, müşerref oldum.
Aslında herkes kendi anladığı gibi şiiri yorumlar, hiç aklıma gelmemişti ama ben sabâyı gün doğusundan esen hafif rüzgar anlamında kullanmıştım. Hafif rüzgar bana huşû veriyor çünkü...
Eleştirilerinizi göz önünde bulunduracağım, tekrar teşekkür ederim hayırlı bayramlar...
evet illaki ufak tefek terslikler vardı ama yaşına ve öğrenim seviyesine bakarak çok iyi idi. teşvik edilmesi ve desteklenmesi gerekirdi, fazla üstüne gidilmemesi için özellikle belirttim. Tanıyor muyum bu çocuğu hayır, sadece ismini aradım Googlede. Ve bulduğum bilgiyi de sizinle paylaşayım.
Ankara İl Millî Eğitim Müdürlüğünce düzenlenen “2. Ankara Şiir Olimpiyatı” kapsamında Çankaya İlçe Millî Eğitim Müdürlüğü tarafından 13 Nisan 2010 tarihinde yapılan Çankaya Lise öğrencileri arası şiir yazma yarışmasında, kırk yarışmacı arasından okulumuz 11 TMA sınıfı öğrencilerinden Emre GÜLBÜZ altıncı olmuştur. Emre GÜLBÜZ'ün şiiri:
ARZU-YI MUHÂL YOKTUR ARZULAR VARDIR
Derd-i hürriyet nâmına sığındığımız kapı îmândır,
Vukûsuna muhtâç olduğumuz bir katre-i âmândır.
Ey sâhib-i âlem, ne çetin bir vaziyettir hâlimiz,
“Kün!” buyurduğun vakit artık olmazlar da olandır.
Yağar topraklara cümle cengâverin akıttığı lâl,
Bu aşkın tecellîsine mazhâr olan çeşm-i cihândır.
Bir efsane-i ulvî ki Çanakkale, şerefimden dolar gözlerim,
Vatân-ı mûteberdir orası, bir nâzenin cânândır. ..................... ......................
Efendim yorumlarınız ve eleştirileriniz için çok teşekkür ederim, müşerref oldum.
Aslında herkes kendi anladığı gibi şiiri yorumlar, hiç aklıma gelmemişti ama ben sabâyı gün doğusundan esen hafif rüzgar anlamında kullanmıştım. Hafif rüzgar bana huşû veriyor çünkü...
Eleştirilerinizi göz önünde bulunduracağım, tekrar teşekkür ederim hayırlı bayramlar...
evet illaki ufak tefek terslikler vardı ama yaşına ve öğrenim seviyesine bakarak çok iyi idi. teşvik edilmesi ve desteklenmesi gerekirdi, fazla üstüne gidilmemesi için özellikle belirttim. Tanıyor muyum bu çocuğu hayır, sadece ismini aradım Googlede. Ve bulduğum bilgiyi de sizinle paylaşayım.
Ankara İl Millî Eğitim Müdürlüğünce düzenlenen “2. Ankara Şiir Olimpiyatı” kapsamında Çankaya İlçe Millî Eğitim Müdürlüğü tarafından 13 Nisan 2010 tarihinde yapılan Çankaya Lise öğrencileri arası şiir yazma yarışmasında, kırk yarışmacı arasından okulumuz 11 TMA sınıfı öğrencilerinden Emre GÜLBÜZ altıncı olmuştur. Emre GÜLBÜZ'ün şiiri:
ARZU-YI MUHÂL YOKTUR ARZULAR VARDIR
Derd-i hürriyet nâmına sığındığımız kapı îmândır,
Vukûsuna muhtâç olduğumuz bir katre-i âmândır.
Ey sâhib-i âlem, ne çetin bir vaziyettir hâlimiz,
“Kün!” buyurduğun vakit artık olmazlar da olandır.
Yağar topraklara cümle cengâverin akıttığı lâl,
Bu aşkın tecellîsine mazhâr olan çeşm-i cihândır.
Bir efsane-i ulvî ki Çanakkale, şerefimden dolar gözlerim,
Vatân-ı mûteberdir orası, bir nâzenin cânândır. ..................... ......................
Bir önceki şiirinizin günün şiiri olmasını çok istemiştim, hatta olacağından emindim günde göremeyince üzülmüştüm şimdi görüyorum ki kalem hak ettiğini almış ve yine muazzam bir şiirle hem de
Bir devr-i fesattayız; diller lâl, gönüller lâl, Söyle Allah aşkına rüsvâ olsam ne çıkar?
Lisânım sükût değil, ziyânım küçük değil, Dinsiz birkaç cahile devâ olsam ne çıkar?
Emre GÜLBÜZ 08.09.10
Sevgili Emre Gülbüz Kardeşim ,
Günün şiiri olarak seçilen eserinizi ve bu eseri meydana getiren yüreğinizi kutlar ve başarılar dilerim. Ağır bir aruz hecesiyle yazılmış ve de ustaca , çok anlamlı , içi mesaj dolu , tezatımsı bir ifadeyle taçlandırılmış harika bir şiir. Yüreğinize ve ellerinize , beyninize sağlık. Herşeyler gönlünüzce ve de BAYRAMINIZ KUTLU olsun .
Dehrin zehrine dûçâr zâhirî bedbahtlarız, Yolu Hakk’a gitmeyen sevdâ olsam ne çıkar?
son bent daha bir güzel olmuş ... tebrik ediyorum genç kardeşimi ... şimdiki gençlik hece şiirine biraz daha özverili ve istekli ve herşeyin farkında, bunu görmek çok güzel...
arkadaşımız henüz lise öğrencisi ve yaşına göre dili çok ağır olmasına rağmen bunu başarıyla yapmış, güzel bir şiir meydana getirmiştir. kafiye olarak kullandığı kelimeler tek sesli harf gibi görünmesine rağmen uzatma işareti olduğu için 2 a olarak kabul edilir ve tam kafiyelidir. kendisini kutlar başarılarının devamını dilerim. iyi bayramlar genç şair...
evet illaki ufak tefek terslikler vardı ama yaşına ve öğrenim seviyesine bakarak çok iyi idi. teşvik edilmesi ve desteklenmesi gerekirdi, fazla üstüne gidilmemesi için özellikle belirttim. Tanıyor muyum bu çocuğu hayır, sadece ismini aradım Googlede. Ve bulduğum bilgiyi de sizinle paylaşayım.
Ankara İl Millî Eğitim Müdürlüğünce düzenlenen “2. Ankara Şiir Olimpiyatı” kapsamında Çankaya İlçe Millî Eğitim Müdürlüğü tarafından 13 Nisan 2010 tarihinde yapılan Çankaya Lise öğrencileri arası şiir yazma yarışmasında, kırk yarışmacı arasından okulumuz 11 TMA sınıfı öğrencilerinden Emre GÜLBÜZ altıncı olmuştur. Emre GÜLBÜZ'ün şiiri:
ARZU-YI MUHÂL YOKTUR ARZULAR VARDIR
Derd-i hürriyet nâmına sığındığımız kapı îmândır,
Vukûsuna muhtâç olduğumuz bir katre-i âmândır.
Ey sâhib-i âlem, ne çetin bir vaziyettir hâlimiz,
“Kün!” buyurduğun vakit artık olmazlar da olandır.
Yağar topraklara cümle cengâverin akıttığı lâl,
Bu aşkın tecellîsine mazhâr olan çeşm-i cihândır.
Bir efsane-i ulvî ki Çanakkale, şerefimden dolar gözlerim,
Vatân-ı mûteberdir orası, bir nâzenin cânândır. ..................... ......................
uyak değil de siz ses uyumlarına da dikkat ettiniz mi. İnanın ben uzun zamandır böyle güzel bir çalışma görmemiştim. Elbet eksik vardır bu mutlaktır fakat hele ki sizin söylediğiniz gibi lise talebesi ise daha bir farklı durduyor insanın gözünde.
evet illaki ufak tefek terslikler vardı ama yaşına ve öğrenim seviyesine bakarak çok iyi idi. teşvik edilmesi ve desteklenmesi gerekirdi, fazla üstüne gidilmemesi için özellikle belirttim. Tanıyor muyum bu çocuğu hayır, sadece ismini aradım Googlede. Ve bulduğum bilgiyi de sizinle paylaşayım.
Ankara İl Millî Eğitim Müdürlüğünce düzenlenen “2. Ankara Şiir Olimpiyatı” kapsamında Çankaya İlçe Millî Eğitim Müdürlüğü tarafından 13 Nisan 2010 tarihinde yapılan Çankaya Lise öğrencileri arası şiir yazma yarışmasında, kırk yarışmacı arasından okulumuz 11 TMA sınıfı öğrencilerinden Emre GÜLBÜZ altıncı olmuştur. Emre GÜLBÜZ'ün şiiri:
ARZU-YI MUHÂL YOKTUR ARZULAR VARDIR
Derd-i hürriyet nâmına sığındığımız kapı îmândır,
Vukûsuna muhtâç olduğumuz bir katre-i âmândır.
Ey sâhib-i âlem, ne çetin bir vaziyettir hâlimiz,
“Kün!” buyurduğun vakit artık olmazlar da olandır.
Yağar topraklara cümle cengâverin akıttığı lâl,
Bu aşkın tecellîsine mazhâr olan çeşm-i cihândır.
Bir efsane-i ulvî ki Çanakkale, şerefimden dolar gözlerim,
Vatân-ı mûteberdir orası, bir nâzenin cânândır. ..................... ......................
uyak değil de siz ses uyumlarına da dikkat ettiniz mi. İnanın ben uzun zamandır böyle güzel bir çalışma görmemiştim. Elbet eksik vardır bu mutlaktır fakat hele ki sizin söylediğiniz gibi lise talebesi ise daha bir farklı durduyor insanın gözünde.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.