Bir kalemdi yeller

Tutukluydu eller

Yıkıp geçti seller

Darmaduman haller

Bir Katreydi çöller

Yağmalandı güller

Göğe uçtu küller

Başımızda “Öl!”ler

Bir kadehti göller

Ateş kustu gökler

Yaş dökerdi gözler

Hep değişti özler

Hapsedildi sözler

Hiç sönmedi közler

Yaz olmadı güzler

Terslendi hep düzler

Saklı kalmaz gizler

Çürümüştü tezler

Düz göründü “Ters”ler

Başımızda “Kes!” ler

Yankılanan “Pes!”ler

Arş’a çıktı ye’sler

Kalmamıştı hisler

Kaplamıştı sisler

Yankı yaptı sesler

Yalakaya jestler

Uslanmazdı nefsler

Şuuruma kastlar

Taşındı hep na’şlar

Yankılandı marşlar

Müslüman’a taşlar

Kepçelendi aşlar

Akılsızdı başlar

Başa yenen taşlar

Çatıldı hep kaşlar

Akıp gitti yaşlar

Koparıldı saçlar

Hep kınandı açlar

Şike dolu maçlar

Angaryaydı borçlar

Alındı hep öçler

Şarktan garba göçler

Elde kaldı “Hiç”ler

Başa düştü işler

Rengârenkti düşler

Boş kalmadı İnler

Başımızda cinler

Hor görüldü dinler

Mazi oldu dünler

Gözyaşıydı günler

Hep konuştu körler

Yanmaktaydı korlar

Hep uzadı yollar

Gafletteydi kullar

Hep batıktı Sallar

Kırılmıştı dallar

Takılmıştı ağlar

Kalmamıştı sağlar

Şuursuzdu aşklar

Hep sömürdü tahtlar

Örselendi kalpler

Bir ateşti dertler

İstiflendi postlar

Anlamazdı toklar

Çoğalırdı yoklar

Yıkardı hep şoklar

Başa düştü zorlar

Zenginindi yatlar

Hırsızındı katlar

Yalancıydı hazlar

Savaş dolu yazlar

Yıkılmakta hanlar

Hep saçıldı kanlar

Taraf tuttu yanlar.

Emre GÜLBÜZ