5
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1433
Okunma

Yüzüm şöyle işveli, sevecen olmalıymış
Her şeye boş veeer... deyip eğlenip doymalıymış
Sana-ne ıstıraptan, sana-ne işkenceden
Çekmişse geçmiş çekmiş, gelecek mi yeniden
Gün batınsın fırla evden, gün doğunca da gel
Hiç yorulma, düşünme, mevsimler döksün gazel
Nerde eğlence evi, nerde kahkaha şarap
Üzülüp de dünyanı eğleme boşa harap
Bunlar hayat gülleri, gerisi hep fasarya
Bülbül olman gerekmez, kargada hayat var ya
Bir soytarı neslinin beynindeki düşünce
İtler leşe ilişmez akbabalar üşünce
Sen; yokluklar içinde varlığınla gelmiştin
İnsanlığın beyninde kâinatı yenmiştin
Sende öksüz yarası buldu şifalı eli
Gündüz çukura düşen mazluma ne demeli?
İstikbal sürmelenmiş, allı duvaklı gelin
Bu günkü soytarılar ondan uzatır elin
Gayesi hedefi tek, elde isyan bayrağı
Uyan! Heybetli nesil, güve yemekte ağı
Şu kapı senin kapın, şu yapı senin yapın
Öz vatanında şimdi düşman sürüyor atın
Sen tarihi mirasa hükmedecek yaştasın
Sakın gaflete düşme, bil! Her zaman baştasın
Ervah da cûşa gelmiş, seni bekliyor âfâk
Ovuştur gözlerini sensin göklerde bayrak
Emeller özlemler bir, ülküler aynı burçta
Levh-i mahfuz bekliyor geleceğin huruçta
Bu duygulardan yoksun yürü! Diyorken sana
Nice kutlu sefere yol görünmekte bana…
__________________________________________________
Huruç : Çıkış
5.0
100% (4)