gece asildir/karanlığın batağı beter

batakki
sırtlan dişidir
çakallar sürüsü
karanlıkta gizlenir
kuytuda bilenir
keskin hançerlerdir
ayaz bir soğuk daha ekler prangalara
ihbarsızdır kehanetler
balçık birini daha çeker çırpındıkça
soğuk bir ayaz daha ekler kelepçelere
öğütülür körpe bedenler
yedi yıldızlı süitlerde

geceler onurumdur/örtemesede karanlığı

boş bugün de
bütün iskeleler
kumsallar ıssız
yutmuş rüzgarı günler
uğultusunu geceye saklıyor selviler
ay aşığı geceye sabırsız dolunay
günbatımından önce inmiş
dalgın suların akşamına
eğildikçe yüzünü örter
saçları salkımsöğüdün
mağrur bir dudak büküşüdür
keskin kin bakışı
kirpiklerindeki nem
azalan ekmeklere
onurun alınterine
ve başlamıştır gece sevgilim
yıldız dolu sulara yazı yazan gözlerinde
neruda dan sandalcı türküsü nü okuyorum
yerden isyan
gökten durmadan yıldız düşüyor
düşlerden çıkıyoruz
veriyorsun elini elime
ellerimiz yumruk
yumruğumuzda güller oluyor
ezilenlerin direnci
şahlanan bir at
zıpkın yemiş bir balina
bir çığ düşüyor
bütün şimşekler
aynı şakıyı hep birden söylüyor
bütün bebeklerin ortak dili gibi
puslar dağılırken silinir karanlık
şafakta bir devrim
devrimde binlerce şafak
aşk bu sevgilim
kandan rengini alan güller bir gün açacak

Umut Erden