5
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
999
Okunma
Devrik bir cümlede, yüklem misali
Takvimsiz yarınları sırtımda taşıdım
Ne biçilen kaftanlara girebildim
Ne ruhumun kalıbına ölçüler uydu
Yadırgama eyvallahsızlığımı / ki doğarken öğrenmişim
kanayan yanlarıma tütün basmayı
Durma git
Ardınsıra koşamam
Nasılsa tufan
Nasılsa dönmez bundan gayrı devran
Uzak dur yâdımdan
Durma
Durma git ulan
Çorak bir toprakta büyüyen, gelincik misali
Ayaz gecelerde, esen yellere direndim
Ne ihanete akıl erdirebildim
Ne yüreğimin sesine söz geçirebildim
Aldırma hezeyanıma / ki sitem vakitleri çoktan meyveye durdu
Durma git
Atının terkisine binemem
Nasılsa niran
Nasılsa dinmez bundan gayrı figan
Uzak dur yâdımdan
Durma
Durma git ulan
Dolunaysız gecelerde parlayan, çobanyıldızı misali
İnadına göğün göğsüne tutunurdum
Ne gülüp geçmeyi öğrenebildim
Ne kayıp gitmeyi göze alabildim
Aldırma şubat ayazlarıma / ki cemre düşmemiş alınyazıma
Durma git
Kunduranın ökçesine yetişemem
Nasılsa yalan
Nasılsa bitmez bundan gayrı talan
Uzak dur yâdımdan
Durma
Durma git ulan
Seher vakti, gülü bekleyen bülbül misali
Alacakaranlık sabahlarda ellerini arardım
Ne gözlerinsiz gülmeyi sevebildim
Ne görmezden gelmeyi becerebildim
Aldırma feveranıma / ki muhabbet faslı nihavent makamında
Durma git
Nasılsa hazan
Nasılsa hercai bundan gayrı sevdan
Uzak dur yâdımdan
Durma
Durma git ulan
Namerdim bir bardak su dökersem ardından
Rukiye Küçük
5.0
100% (3)