7
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1246
Okunma

Her yara kendini kanatır
bülbülün cefası dağda gül bitirir
her ağlayan ana dilinde aglar
çünkü esya hep kendine döner
adım çagatay
yeşil ırmak yaylasında doğmusum
atam çerkez
asırlara sığmayan öyküme daglara
bıçakla kazımışım
bayır gülü bilirmisin
kartal uçmaz kayalara
bıçak yaraları ile kazmışım
kan kardeşim hasret
bir yanım hep gurbette
asırlardır seferdeyim
Hala yurtdışında gurbette
masal anlatan adam
seni pazar kahvaltılarına bekleyen
yüz çevirmez benden hasret
hala aynı haylaz oğlan
sen de değişmemissin
hep aynı parfüm
Hala aynı gülümseme
çok seyler söylüyorsun susarken
sana şiirler yazan
Hala çırak palyaço
seni sevmekle başlıyordu her sey
Ve yarınla devam eden
Çorak tarlaya ektim ışığı
Al yanaga öpülesi gerdanı
Nazar boncuğu diziyorsam
Sabahtan aksama 5 litre alkol kalır
Çaresi yoktur hüznün kendini ilaç sanır
Anlaşılmaz çizgilerim bilirim
Bağırsam çıgırsam kime ne
Her makamı zorluyorsan
Yerini beğenmiyor, yerinde duramıyorsam
Hayatı bir masal, masalı bir şarkı da
Sarkıyı gül dalında
Dalı bögrümden
Böğrümü rüzgarda
Rüzgarı ufukta
Ufuğu sende
Seni her yerde görüyorsam
şarkıya siire sığmıyorsan
Notada es degilsen kime ne
Kendi sırrını gösteren karanlık
Sonsuzluğun sona erdiği yokluk
Zifiri karanlığı içiyorsam kime ne
Gözlerin kömür beyazı süt anası kin
Eklenir sırtıma bıçak yarası
Azraille ahdimi bozuyorsam
Ayısığını içen karanlık
Sigara tiryakisi ayrılık
Ve monoksit yutan amansız sevda
Her gece içime inen aydınlığa inat
Ateşteysem, yangındaysam kime ne
fakirin çektigi alın yazısı
yağmurun aktıgı yanak hangisi
toplayıp içime bin bir nergizi
siğaraya banıp her aydın güzü
içime çekiyorsam kime ne
Gün geldi gömdüm kabire zamanı
topraktan aldım muradı
içimde bin bir sızı
ölmüyorsa kime ne
5.0
100% (5)