7
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1809
Okunma

Bestesiz bir hırlamanın evinden uyanmış
Aykırı denizlerin safından fırlayıp ilk
Eklemini tutarak sesinin
Gövdesinden sıyrılmıştı
Gününü ilk sesinden geçirdiği an da
Tüketilmiş bir vakte boyun eğerek
Şarklı damarını kabarmış kolundan
Başladı hatıratını
Kuru ve acı bir soğan gibi
Keskin çelikten bir bıçakla
Soymaya
Kan, revan olmuş bir sayıklamaydı
İçine döşenmiş ince borulardan geçerken
Bin hükümran kelime gibi
Kendini öykündüren
Ne kadar önem arzediyordu
Bilmiyordu daha kimse
Derin iç çekişlerinde biriken matemini
Bir yazımlık ısrarıyla sivrilterek
Söyleteceğini alemine
Gün hışmı
Büyük bir sebepten evvelken
Susmuş miktarı kadar söylenebilirdi ancak
Oysa ona kayda değer hüzünler
Acıyı zirveleten dertler
Ya da kokusu reyhan dağlarında tüten
Ve altından ırmaklar geçen reyyan cennetleri
Lazımdı acilen
Bir muhtemel aşkta olabilirdi
Hasseten…
Yoksa yoksul
Bir günlükten bir acziyet çıkardı ancak
Silik ve sayılmayan
5.0
100% (5)