kaç asır yuvarlandı zirvelerden
kaç devir bulandı çamurlara
bilindi mi

azgın aymazlığından vazgeçmeyen
kaç kavmi helâk etti
arş’ın arz’ın Kürsü’nün sahibi

kaç resul
kaç nebî
kaç velî seçildi müjdelere
kaç nesil inkâra yenildi
kaç nesil imân etti

...


hırsında boğulan insan
vehminde kanatlanan
şehvetinde kuduran nefsi
böbürlendikçe
büyüttü cüceliğinin aynasında suretini

"ben" dedi
"ben’im" dedi
"her şey her yer benim" dedi
yetinmedi

...

ve insan
çamurdan yaratılan
et kemik kan
ve kul
ve fâni olduğunu unutup
anlamadı bilemedi aczini

soyunup emrolunduğu erdeminden
kan içmeye doymayan
hunhar kesildi kâinata
gaddar ki
zalim ki
İblis misali

yok hayır
İblis bile masum
vahşeti
İblis’ten öteydi

...

iki göz
iki kulak
iki ayak
beden tastamamdı oysa
insandı zahiri

ama ruh
işte o kötücül
yabandan da yaban
ahdetti
ne varsa iyi ve güzel olan
içinin cehenneminde eritti

böyle miydi
...

kaç asır yuvarlandı zirvelerden
kaç devir bulandı çamurlara
bilindi mi

azgın aymazlığından vazgeçmeyen
kaç kavmi helâk etti Kürsü’nün sahibi...

ceyda görk