17
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
3160
Okunma

gecenin lâciverdine gizlenir göz yaşları
mahzun
alabildiğine pür-keder
ve asi bir serzenişle derbeder
çağlar ha çağlar
masum
sarışın bir perçem kadar
günahsız bir çocuk yüreğidir şimdi eski sevdâlar
sitem yüklü ertelenmiş vuslatlara gizlenir
ve küllenmeyen ateşler saklar
ne çok mevsim
ne çok ayrılık
ah..
ne çok hüzün birikir kirpiklerde
süzülmek için
eski bir şarkı bekler o billûr damlalar
bilinmez
belki bir lâle devridir beklenilen
Selim sûz-i dilârada
"Ab-u tab ile, bu şeb hâneme cânân geliyor" derken
bilmez ki
gün gelir
gözün karası
bahtın karasına karışır
demlenir asırlık acılar
sevmek zamanı
vuslat zamanı
kurşun gibi ağır
ve mermer bir lâhit gibi
maziye küskün olsa da zamanlar
hiç bir zenginlik gerçek değildir
yüklü bir yürek kadar
sevdâyı mürşid bilen müridin sükûtunu
ancak ehl-i dil anlar
...
itirafıdır
yazılmamış
yaşanmamış
kapanmış binlerce devr-i aşkın
ve süzülmek için şimdi
suz-i dilâra bir şarkı bekler o billûr damlalar...
ceyda görk
_______________________________________________________________
Türk Musıkimizde, Suz-i dilâra makamını bulan ve terkip eden 3.Selim Han’ın
aynı makamda bestelediği yürük semai usulündeki eseri
Ab-ü tab ile bu şebhaneme canan geliyor
Halvet-i ülfete bir şem-i şebistan geliyor
perçemi ziver-i dûş-u nigehi âfet-i huş
Dil-i sevdazedeye silsile cümbüş geliyor
Ah el aman ey yüzü mahım
Söyle nedir benim günahım
Erişmiştir göklere ahım
Feryad ederim şekva ederim senden balâya
Aman...ah geliyor vay...