30
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
2233
Okunma

acı poyrazlara aldırmıyoruz
üşüten sadece ıssızlığımız
ve iliklerimize işleyen
çoklar içinde
azlığımız
kavruk
mevsimsiz
kuraklığımız ki
savruk kurşuni bulutlarımız
bereketsiz değildik oysa
bire bin verirdi başaklarımız
yedi veren gülleriydi yüreklerimiz
bir öksüz gibi mahzundu sevdâlarımız
bu yüzdendi hep
çölleri hasetinden çatlatan
deli ateşler yakardı şubatlarımız
ve temmuzlarda buzlanırdı nedense hep
avuçlarımız
deliydik topyekûn
gözü kara asilerdik
ve
Allahına kadardı
toz duman tutkularımız
kanadığımız
yandığımız
çıldırdığımız
ekmeksiz
susuz
katıksız kalırdık lâkin
değildik umarsız
kendi içimize bükülürdü boynumuz
görünmezdi gözyaşımız
sevinemezdi bu yüzden düşman
gülemezdi vefâsız
küllenecek diye bekleyenler yanıldı hep
biz böyle için için haşre kadar
köz misâli yanarız
razıyız Mevlâdan gelene
biz gönül kapısının kullarıyız
yine de
arada bir nedense
nefs yanımıza dokunuyor inceden inceden
yalnızlığımız
acı poyrazlara aldırmıyoruz
üşüten sadece ıssızlığımız...
ceyda görk...
8 kasım 2008
23.44 TAKSİM PARK elmadağ/ist