1
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1099
Okunma
HÜZNÜN GÜL’ÜNE
Asam kırıldı, yalnızlığına aşinayım
Nice sahralar aştım, ipek çehren için
Cihanda misalim pervanedir, müptelayım
Yusuf’a hasret gibi, ağladım için için
Asam kırıldı, yalnızlığına aşinayım
Şimaller esince, simana masal yazarım
İçimi ısıtır, zamansız sıcaklığı hevesinin
Odanı güneş yarar, kalbine kan sızarım
Yiten her saniyede, nefesim nefesinin
Şimaller esince, simana masal yazarım
El-firak yazılır, siner keyfime baldıran
Serilir avuçlarına, bembeyaz umudum
Sela okur kubbe, yurt cenazeyi andıran
Yıkılır yollarına, birer birer tabutum
El-firak yazılır, siner keyfime baldıran
Lisan-ı hal ile öylece bekler kehanet
Ben, kadife bir okyanusta yüzer gibiyim
Saplanır kıyamdayken hançer-i ihanet
Zümrütten bir Anka kuşu çizer gibiyim
Lisan-ı hal ile öylece bekler kehanet
Güvercinlerin gölgesinde açarmış güneş
Saklamışlar esrar kapısına varlığını
Ten elbisen, İdris’in diktiğine eş
Çizmişler efsunlu tabloya saflığını
Güvercinlerin gölgesinde açarmış güneş
Uslanmaz yine, sonu firkat olsa da gönül
Suskun balta, cellât şaşkın, sehpa kurultayı
Bir vücutta iki kafatası, bir mor sümbül
Aşkın cellâdı indirmezsin keskin baltayı
Uslanmaz yine, sonu firkat olsa da gönül
Semadan biner biner Selva kuşları indi
Tenim asi, yollarında helâkı beklerim
Kudret helvasından murada mezar dikildi
Yıldızlara tapan kavimler gibi beklerim
Semadan biner biner Selva kuşları indi
Ürperiş imtihan, hancı kurdu sofrayı
Arılar uykuda, kovan düştü kuyulara
Ağıt yaktı, Yesrib’in Abdi Menaf kızları
İnkâr etti firavun, secde düştü okyanusa
Ürperiş imtihan, hancı kurdu sofrayı
Uyanırsam, izbe bir sam yeli kâbusuna
Gecesinde belanın, kanatlarına mülteciyim
Vurulursam, tenha bir eşkıya kurşununa
İnfazında mahşerin, günahlarına mükellefim
Uyanırsam izbe bir sam yeli kâbusuna
Leyla’m sensin Mevla’mı sensiz bulamam ben
Gelirsen mü’min, gelmezsen kâfir olurum
Günaha boğulmuş zaten, nefsten olma ten
Seversen yaşar, sevmezsen na-şâd ölürüm
Leyla’m sensin Mevla’mı sensiz bulamam ben
MURAT GÜRSES
(MAHYA)
5.0
100% (1)