2
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1570
Okunma

zaman
kaç asrın sevdasını
biriktirip gelmişken içimizde
ve kaç asrın yalnızlığını
sürükleyip peşimizden
acımasız bir suç gibi
sorgularda üstlenmişken
ve kendi yakamızdan tutup
attığımız kör kuyulardan
yakalayıp kendimizi çıkamazken
kıyamete acemi bir telâşla
alenî tellâlmış zaman
hatırladıkça ne çok unutmuşuz
sarıldıkça ne çok ayrılmışız meğer
uçurum bir zaman
arsız ve zehirli bir sarmaşık gibi
nasıl çepeçevre sarmış bizi
ve ne çok korkardık
hayat eskiler bozup
yeni provalar yaparken
korkuyla kaygıyla ve sabırla
en çok da acıyla beklerken
vakitli vakitsiz her gidişe
biraz daha boyun eğerken
ne çok geç kalmışız labuce!
/ea/