1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1775
Okunma

kendi içimize bir dökülüştü bu
çağlayıp kendimizden yeniden
susturmaya çalıştıkça
baş kaldıran o acı
düşerken
gerekçesiz bir suç olup
kayıtlara
aklımızda dolaşan
akrep zehri
zembereği kırılan zamanda
yırtılıyor sözün yakası
alev alan boz bulanık o nehir
kaybedilmiş bahar telaşı
saymıyor ayrılığı kendinden
akıyor artık
akıyor neresi olursa
ay ışığı damlarken yaprağından
ürküyor kendi sesinden akşam
yüzünde şimşek yankısı
bedeli mi asi bir niyetin
bir sarı kelebek
ağzında serçenin
kaç kez öldüm
unuttum
o akşam
/ea/