yazçocuğu mutsuz mu olur aşksız gecelerde
birazdan batacak güneşin rüyasını görebilirim

gel geceye gidelim gözlerini yorumlayabilirim
güz indi yağmur sonrası ankara’ya gidelim
akasyanın oraya eski yaramıza

yağmur öncesine gidelim sesimizin sakakuşuna
akdeniz’e neden inmediğine. yorumlayabilirim
yazçocuğuydum bilirdim öpmesini

öpmek

rüyasını görmekti bir bedenin
öperek yorumlamaktı çocuksesli gözlerini

bir rüya yorumcusuydum. açıklayabilirim

gündüz açıklanmaz bu rüya kanıtlayabilirim
gel geceye gidelim ankara’nın sonbaharına
gidelim bir aşk yorumcusu biraz kekemeyim

eski bir aşk rüyasında vurdular cesaretimi
ansız amansız eşkiyaydım oysa uslanmaz
aşk kadar bir jazz şarkısıydım

arsız bir sakayken biraz kekemeyim şimdi

o aşk rüyasında ezdiler kalbimin kedilerini
çığlığa dönüşmeden fısıltım. sustum orda
kekemeydim artık kırılgan bir ırmak
kadar incecik
kimsenin sesine yakışmaz ve unutulan o şarkı
gibi geçip gidilen yolüstünde ezik bir kediydim

ezik bir çocuk sesiyim şimdi uzak bir kreşte

oraya gidelim gibi gidelim gözlerine
üşüyoruz. bedenlerimizin rüyasına gidelim
yağmur sonrası ankara’nın sonbaharına gel
bak dalından yaprak düşüren o akasya sesiyle
fısıldıyorum gel yorumlayabilirim gözyaşını bile

birazdan batacak güneşin rüyasını görebilirim
gel geceye gidelim bitecekse kekemeliğim
uyumanı bekleyebilirim. sus
suskun yüzün gece baskını kalbimin kuşlarına..