3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1369
Okunma

şimdi fosforlu bombalar patlar
ithal bombaların festivali gibidir
tüter mi celladımın küba purosu
zevklensin diye kör sevişmemiz
cesedimin koynuna girermi beden
çığlıklar kulağıma sus verirken
savrulurken anamın yanık saçları
sütünün ucuna memesi düşer
külden yanağı öpülmez olur
şimdi fosforlu gas’telerdeyim
sayfamda tozpembe elmas yaşamlar
kırılırsa kalem silinir yüzüm
yamanırken makale ipek şallara
kömüre yapışık tulumlar vardır
dokunur kemiğe çelik bilyeler
dumanlı oyunlar köşeyi kapar
kodaman toplarca kovalanırken
ebelenir şarapnele manşet bakışlar
şimdi fosforlu bombalar patlar
kavruk tenin çatırtısı gibidir
kokmalı etim -sizlere rağmen
yaşım tutarsa günün birinde
ben bir yerlerde ölürüm zaten..