0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
11
Okunma
Işık bir yandan süzülürken, bir yandan geri çekildi Nihal,
Havada kaldı senin “adın” gibi bir iz, ellerim boşlukta gezdi.
Ev, gölgenin boyuyla ölçülür oldu, kapı eşiksiz,
Matematik dedim kaybın, sıfır eyledim defteri.
Dört duvar arasında sen varsın yokluktan mürekkep,
Nihal, bir nefesle dolar mı bu aynaların sessizliği?
Zaman kumaşında sen bir nakıştın, iplikler söküldü şimdi,
Kayıp, bir muhasebe; bakiyem sıfır, kalbim viran.
Mekânlar senin “hiç”liğinle beslenir oldu gizlice,
Havanda uçan bir toz zerresi, adın Nihal, çağırırım yoktan.
Gölgen cismin yerine geçti, bedenimde bir boşluk matematiği,
Külliyet-i yok oluş, varlığım sıfır, sen mutlak sıfırın sahibi.
Aşkın cebirinde bilinmez sensin, denklem hep sıfıra varır,
Nihal, seninle yokluk bile anlam kazanır, metafizik bir remiz.
Bu dünya perdesinde sen hayalinle görünürsün, silinirsin,
Mistik bir hesapla kaybettikçe bulurum adını sıfırlar içinde.