Kulağımda çınlayan o meftun dizeler
Gönlümden yükseliyor maviliğe
Son vermeli bu kirliliğe ve yanmalı avizeler
İhtiyacı var sadrımızın alâ serinliğe

Ekip - biçtiğimiz ömrün kırıntısı kaldı
Ektigimiz de ancak biçtiğimiz kadardı...
Yokuşlardan şikayet etmemeliydik
Düzlüğün kıymeti nasıl anlaşılırdı
Ömürde imtihan vardı
Ve biz düzlüğe ulaşırdık

Öyle ki, geceyi demlemeli
Dem tutmalı gözlerimiz
Gönlümüzü değil, gözümüzü uyutmalı
Nefes ile nefsi bir tutmamalı
Unutmamalıyız...

Acıktım...
Azığım olmadan yola çıktım
Yağmur yağarsa; olsun ıslanırım
Bunca yıl zahmetten uslanmadım
Rahmetle uslanırım
Nasip meselesi derler...
Laf-ü guzaf ederler;
Gayret olmadan nimet olur mu?
Olmaz; haram karışır, şeytana alışır nefsimiz
Allah’a kul olmak en mühim dersimiz

Öyle işte...
Öleceğiz bu gidişle
Ama böyle ölmeyelim
Sınava çalışmak ve dünyaya alışmamak
Şimdi susturalım şeytanları
İkindiyi kaçırmayalım..
Eda ettiğimizle feda edelim ruhumuzu
Ve koruyalım umudumuzu...

Hadi kalk, vakit geçiyor
Zaman geçiyor, ömür geçiyor...
Namaz geçmesin!!!