2
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
149
Okunma

Aşka tam kırk bir düğüm atıldı
Şehadet âlemini tattı önce aynası
Zakir’in şühedası toprağa mum yaktırdı
Meşgaleler , zilzal örtüsüne büründü
Saye’ler cûdaya sancak;
Şehadet paklar bizi ancak
Siret aynasında görünen suret;
Göklerde telâşe;
Yerde zulüm , elde zaruret
Nazargâhta vakt- î nû...
Zaman, cübbesinde ilikli ziya
Nefis ve nefes temanû
Varlık ’ ben ’ dedi ve ekledi;
’ ben , davasına yandığım bir köhneyim ’
Kurcaladı âlemi, yandı
Eslem , vakar bir bedende ruhla buluştu
Araf gecenin ortasına oturmuştu
Hira’da muştu; varlık öldü
Madde gömüldü
Sır, kırk bir düğümdü
Cübbesinde maşuğun mum;
Yokluk namına ey cümle umum
Ey Sultan - ı lem yezel...
Ebed ve ezel hürmetine Esma’nın
Kasr-ı gâh ı fenâ’da kusurumu
Şahid kılma divanda...
Kırk bir düğüm
Lahza’da müddet; kün
Devr-i adem’de düğün;
Ferman, Cem olanda
Derman dem olanda
Bilinmez bu meydanda; Hû diyelum canlar
Çûn gideriz bekâya , nam bitti
Saltanat yıkıldı, zaman bitti
5.0
100% (5)