9
Yorum
28
Beğeni
5,0
Puan
271
Okunma

Bir Veda Değil, Kalbe Atılan Mühür.
Cam kırığı değil, kalbimde açılan o kanlı yara,
Bedenimde saklı, her nefeste yeniden zonklayan iz.
Bir vedaydı oysa, sessiz bir haykırışla yarına,
Damarlarımdan çekilen,
son aşkın kanlı uğultusu ..
Ne kaldı ki geriye, parmağımın ucunda
kurumuş bir damla kan,
O son bakışın ruhumu kestiği yerden sızan o acı.
Duvarlarda asılı, zamanı yutmuş, küflü bir yalan,
Ve boynuma dolanan o zehirli, ölümcül tarifsiz acı.!
Peşindeyim o izin,
kalbimin her atışında deşen,
Ruhumun haritasına çizilmiş, Kendi kanımla suladığım yolun.
Unutuş denilen o kör kuyunun dibine düşerken ben,
Gözlerimde donuk, o kanlı sahnenin resmini çizerken.
Boşlukta dönen bir yankı değil,
Bu benim PARANPARÇA ÇIĞLIĞIM!
Her saniyesi zehirli, bitmeyen, mühürlü o LANETLİ ANIN.
Ölüm bile çare değil, bu aşkın köhne bataklığında boğulana,
Sen gittin, ama
Burada sadece KIRIK BİR RUHUN KÂBUSU kaldı,
Gecenin perdesi indi, o son limandan,
Sadece gölgeler dans ediyor artık tenimde.
Bıraktığın boşluk, rüzgarın uğultusundan,
Daha soğuk, daha keskin, bu ıssız, kederli evimde.
Avuçlarımda kalan sadece sessizliğin tozu.
Aynalar yansıtır şimdi, o yabancı yüzü,
Kaybettiğim ben miyim, yoksa bıraktığın suret mi?
İçimde dönen fırtına, ruhumun çözülmez kördüğümü,
Senden kalan her hatıra, yeni bir ihanetin işareti.
Oysa yeminler vardı, kırılmaz, ölümsüz bildiğim.
Takvimler durdu, o ilkbahar sabahında,
Zaman, buzdan bir heykel gibi dikildi yasamın ortasına.
Ne geçmiş var ne gelecek, sadece o anın zindanında,
Donmuş bir acı var, çözülmeyecek bir sonsuzlukta.
Her geçen gün değil, her an, bana bir asır.
Bu enkaz artık, yıkılan her duvar benim,
Kalbim, bu kanlı izle mühürlenmeyi seçti yeniden.
Ne bir umut fısıltısı, ne de bir teselli isterim,
Sadece o kırık anın içinde, kaybolup gitmeyi dilerim.
Çünkü bütün bu harabe, benim tek ve gerçek vatanım.
Epigraf:
O an ki, bitti dediğin yerde
başlar tüm hüzünlü destanlar.
Cemre yaman
5.0
100% (11)