Ey on dört asrın hatibi
Aç bâb’ını gönlümde ki tekkenin
Ey fatihi Mekke’nin; sırr- û siretin ile
Bitir esaretimi, çok sürdü bu uzlet
Ey muhabbet kâtibi, şerh eyle halvetimi
Bu şehmî suretimi seyrimden kabzet
Beni , benlikten azlet

Ey hazreti buy- î hümâ
Ey ruhlara rehnûma!
Şâr’ı eksere ulaştı halimin
Ey ruhsar- ı güzin ;
gür sadalı Bilal’in beni dilinde yaksın
Fırlatsın sayemi rüzgâr; Uhudda parça - parça
Bedir ’de kuma katsın

İcimde, Yusuf’tan miras kuyular var
Bu taht beni yakar efendim
Suretler çarşısında aşılmış basiretim
Sanki sırat kurulmuş, kıyamet kopmuş gibi
Cehennemin sillesi bana dokunmuş gibi
Dünyada ki cesedim ruhumu kovmuş gibi

Ey sadrımın sılası
İsmime salâlar dokundu
Toprak dokundu; sanki yağmur sonrası
Kokusunda Şehadet kasidesi okudu hamî
Giyaben öldüm gibi, kayboldum muhteva da
Zeval vakti kefenlediler , kaybettiler neva’da

Ey en güzel nasibi fakirin
Yoldaş eyle zakiri
Sırra ferman bırak, yola çıktı kervanlar
Bu fenâgahtan Irak oldu mihmanlar