0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
53
Okunma

Bir deniz feneri gibi
içimde yanıp sönüyor sükûnet.
Ne fırtına var dışarıda ne de korku,
sadece,
derin bir nefes alma hissi.
Dalgalar köpürüp kıyıya vursa da,
benim limanım hep dingin.
Taşları sayıyorum teker teker,
her biri
geçmişten birer anı.
Ama artık acıtmıyor hiçbiri.
Rüzgâr eser, dallar eğilir,
dünya koşturur durur kendi halinde.
Ben ise bir kök gibi toprağa bağlı,
gözlerim kapalı,
evrenin kalbini dinliyorum.
Her şey olması gerektiği gibi,
büyük bir kabulün kolları arasındayım.
Kuşlar uçar, bulutlar geçer,
ve ben,
içimdeki bu küçük,
ılık odada,
kendimle baş başa,
yalın bir huzur...
Bütün gürültünün sustuğu o an.
Hüseyin TURHAL