0
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
71
Okunma
Kimin terazisinde tartılır yürek,
Kimin mahkemesinde savunur kendini insan?
Bir yanım susuz bir toprak gibi çatlamış,
Bir yanım zincir kırmaya hazır bir fırtına.
Kimi elinde altın terazilerle dolaşır,
Kimi açlıktan taş kemirir aynı sokakta.
Bir ekmek için alın teri dökülür,
Bir ömür için gözyaşı sızar.
Dağların diliyle haykırır içimdeki ses:
"Bu mudur hakkın terazisi, bu mudur insanlık?"
Bir çocuğun bakışında saklıdır cevabı,
Ne kitaplar söyler, ne mahkemeler.
Eğer ki gökyüzü susarsa,
Toprak dile gelir.
Eğer ki eller kelepçelenirse,
Şarkılar zincirleri paramparça eder.
Adalet, sen kimin kapısında saklısın?
Kimin dudaklarında susturuldun,
Kimin gölgesinde kayboldun?
Bir gün, her taşın altından çıkacak yüzün,
Bir gün, her kalbin ortasında yankılanacak ismin.
Bir gün susmaz bu yaralı diller,
Bir gün yıkılır zulmün duvarları.
Toprak, kanla değil umutla yeşerir,
Gökyüzü, karanlıkla değil özgürlükle parlar.
O zaman sorulmaz kim güçlü, kim zayıf,
O zaman tartılmaz yürek terazide.
İnsan insana kardeş olur yeniden,
Ve adalet, ekmek gibi herkese yeter.
Yusuf Ak (Yusâver)