0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
46
Okunma
Her külden bir nefes doğar,
Her suskunluk bir çığlığa dönüşür.
Küllerle örtülmüş evlerin içi,
Bir masalın yarım kalmış biçimi.
Çocuk sesleri yankı olur geceyi,
Küllerden yükselir bir diriliş sesi.
Her taşın altında saklı bir yemin,
Her gözyaşı akar, ateşe benzeyin.
Ama küller içinden doğar bir zeytin,
Barışa uzanır yeşil bir dalın kini.
Duvardan yansıyan gölgeler susar,
Bir annenin duası göğe savrulur.
Küllerden doğan ses, gökleri sarar,
Mazlumun nefesi umuda kavrulur.
Yıkıntılar arasında bir bebek ağlar,
Sesi meleklere ulaşır, çağlar.
Küllerin içinden umutlar doğar,
Gazze’nin kalbinde diriliş başlar.
Her küle dokunan parmak yanıyor,
Ama içinde bir kıvılcım kalıyor.
Zulüm ne kadar güçlü sanıyor,
Mazlumun duası gökleri sarıyor.
Bir kadın haykırır, “Ben buradayım!”
Küllerden yükselir sesi yavaşça.
Bir çocuk der ki: “Ben de varım!”
Gökler duyurur hepsini halka.
Küllerin içinde yazılır tarih,
Her damla kan, bir şehadet şerhi.
Yeryüzü şahittir, göklerde ferih,
Gazze’nin sesi yükselir ahir.
Taşların altından çıkar bir ezan,
Her yankısında dirilir bir can.
Küller arasında büyür bir zaman,
Direnişin sesi, umudun nişan.
Ey Gazze, küllerin bile konuşuyor,
Her nefesin dağlara yankı vuruyor.
Zulüm sandıkça seni yok ediyor,
Sen küllerden yeni doğum buluyorsun.
Ve bil ki, her külden doğan nefes,
Göklerde yankılanır sessiz heves.
Gazze’nin kalbinde tükenmez direniş,
Küllerden yükselir ebedî bir ses.
HABİB YILDIRIM / BÂİN-İ ADLÎ
(26 Ağustos 2025)