0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
56
Okunma
Ben yoktum,
Yokluğun koynunda gizlendim.
Benlik yandı,
Alevinde kül oldum.
Adım silindi,
Sesim sustu,
Ruhum uçup gitti
Göğe doğru,
Bilinmeyene.
Fena, bir sırdır,
Anlatılmaz, yaşanır sadece.
Ben,
Kendimi terk ettim,
Sadece O kaldı.
Bir nehir gibi aktım,
Kendi varlığımı bıraktım ardımda.
Ve suya karışan tuz gibi,
Benliğim eridi.
Her “ben” dediğim an,
Bir perde aralanırmış meğer.
Ve o perde ardında
Hakikat ışığı doğarmış.
Fena,
Bırakmaktır kendini,
Kavuşmaktır hiçliğe.
Orada sevgili vardır,
Ve sevgili, yoklukta görünür.
Ben artık sadece bir gölgeydim,
O’nun nuru altında titreyen.
Karanlık değil,
Işıkla dolan bir boşluk.
Ey gönül,
Kendini bırak,
Fena’da benliğin yok olsun.
Çünkü ancak o zaman
Hakikat seni bulur.
Gözlerin kör,
Ama kalbin açıktır.
Ve o kalp,
Her şeyi görür en derininden.
Ben fena oldum,
Ve fena bana hayat verdi.
Çünkü benliksizlik,
En gerçek varoluştur.
HABİB YILDIRIM / BÂİN-İ ADLÎ / İYÂN-I NÛRBÎN
(5 Ağustos 2025)
(Ben yok oldum, O’nda var oldum.)
5.0
100% (1)