0
Yorum
1
Beğeni
4,0
Puan
65
Okunma
Söyle bana, hangi kelime sana yaraşır?
Hangi hece senin yokluğunu susturabilir?
İsmini anarken dudaklarımız titriyor
Gül kokusu bile kayboluyor “Muhammed” demeyince
Zemzem suskun…
Harfsiz kaldı âşıkların defteri
Kalemler kırıldı ya Resûlallah
Kâinat seni anlatamadığı için
Satırlar utandı susmaktan…
Sen yoksun…
Ve kelimeler,
Artık gül olmuyor gönüllerde
Şiir suskun, şair yitik
Bir ümmet sustu sen gidince
Her mısra eksik, her şiir yarım
Çünkü harflerin özüdür senin ismin,
Seni zikretmeyen şiir nedir ki?
Sadece sessiz bir çöküştür.
Gecenin en sessiz anında
Adını andım
Ve yıldızlar düştü gökten
İşte o an anladım,
Yokluğun;
Kıyametin habercisi gibi
Gizli, sarsıcı,
Ve tarifsiz bir fırtına...
Ey lisânı tatlı Habîbullah,
İlk vahyin sükûnetiydin
Kalem kalem yazılan rahmettin
Şimdi harfler sürgünde
Bir elif bile eğiliyor hüznün önünde
“Ya Muhammed” diyemeyen diller
Şiiri neylesin?
Sözcükler çoraklaştı
Dua yetimleşti
Kıraatler sende kaldı ya Resûlallah
Kur’ân’ı anlıyoruz ama
Seninle yaşamayı unuttuk
Edebiyat sustu
Sanat utandı
Güzellik kendini örttü
Çünkü sen yoksun
Ey isimlerin en güzeli,
Sana ait olmayan her isim
Dilsizdir, çoraktır
Bir mürekkep taşımaz
İsmin geçmeyen kitaplar,
Bir çöldür,
İçinde ne ilim büyür
Ne hikmet…
Seni anmak bile ibadetken,
Biz sustuk
Büyük bir susuşla
Büyük bir suskunlukla
Oysa her suskunluk, seni özleyen
Yüz binlerce harfin,
Sana kavuşamayan hicretiydi
Bilir misin ya Nebî,
Senin olmadığın bir şiir
Kanayan bir kelime gibidir
Ve ben her beyitte
Bir ümmeti ağlatıyorum
Çünkü harflerim sende kalmış…
HABİB YILDIRIM / BÂİN-İ ADLÎ / LARDES SYMPRA
4.0
100% (1)