0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
66
Okunma
Bir yokluk ki sükûta bürünmüş,
Ne harf var orda, ne söz ne sâda.
Ve sonra bir nida: KÛN(OL)!
Ol emriyle doğdu kevn ü mekân.
Toprak sustu, suya söz verildi,
Gökler secdeye vardı titreyerek.
Kudret kalemiyle çizildi kader,
Bir "ol" dendi, varlık can buldu.
Kalbim de bir yokluktu evvel,
Ne aşk bilirdi, ne vuslatın sesini.
Lâ mekândan bir nida geldi yeniden:
Kûn!...
Ve ben oldum sana gönül.
Yıldızlar bu sırra şahid oldular,
Zamanın perdesi yırtıldı birden.
Aşk nuruyla yazıldı ilk kelime,
Ve kalem titredi “el-Esma” ile.
Karanlık susunca doğdu bilinç,
Nur indi, tecellî etti cemal.
Bir “Kûn” yetti sonsuz ihtişama,
Kâinat secdeye kapandı hayran.
Levhlere kazındı ilâhî murad,
Arş’ın dilinde yankı buldu emir.
“Ol” dedi Rabbim; olmamak silindi,
Varlık, yokluğa ayna kılındı.
Ben ki yoktum, bir hiçtim ezelde,
Ne ben bendim, ne bende bir ben.
“Ol” diyerek özümü özde kıldı,
Aşkı ezelden yazdı alnıma.
Zerremde bin sır, harfimde nûr var,
Her nefeste “Kûn” yankısı çalar.
Hakk’ın kelamı işler içime,
Her susuşta O’ndan iz ararım.
Bir ağaç olurum "ol" denince,
Dalımda secde eder yaprak.
Bir kuş olurum sabah ezanında,
"Ol" deyişiyle kanadım açar.
Her varlıkta O’nun sesi var,
Her şeyde gizli bir emir saklı.
Gül, "ol" emriyle kokar hâlâ,
Ve bülbül o sırla ağlar gece.
Ben ki gönlümde taşıdım Kûn’u,
Nice ömrü tek bir harfe yükledim.
Ne zaman ki “ol” dedim içimden,
O zaman bildim: Ben O’na aitim.
Kûn, bir sırdır; duyana rahmet,
Bilene aşk, bilmeyene hicran.
Kûn bir ırmaktır; geçersen arınır,
Durursan kaybolur yolun izân.
Kûn, mecra değil yalnızca emir,
Bir diriliş, bir kıyam, bir secdedir.
O’na “ol” denmiş her şey diridir,
Yokluk, yalnız O’nun emriyle silinir.
Ey kalbim! Sen de sus ve bekle,
Ne söz yeter oraya, ne fikir düşer.
Bir gün sana da “ol” denirse şayet,
İşte o gün başlar hakikatin sesi.
Ben ki bu dizeleri yazarken bile,
Harfe değil, ruha sığınırım.
Zira her harf, O’ndan bir izdir,
Ve “ol” demedikçe hiçbir şey yazılamaz.
HABİB YILDIRIM / BÂİN-İ ADLÎ / LARDES SYMPRA
(21 Temmuz 2025)
5.0
100% (1)