Doğdu güneş şu Yörük diyarlarında
Toroslarda kuzular oğlaklar meleşir,
Egede almış çoban kavalını da
Ovalarında boğaz havası yankılanır,
Kırmızı kuşağını bağlamış Yörük ağası da
Elinde bir tas yayık ayran belirir,
Sıra sıra dizilmiş atlar,develer bayırda
Yaylalara göç etmenin zamanıdır...

Hasretimdir şu Toroslara
Minnetimdir Yörük diyarlarına,
Duman tütüyorsa kıl çadırlarda
Hep kurtuluş vardır Ata’mın yurdunda...

Doğdu güneş şu Yörük diyarlarında
Çeşmelerden yankılanır ozanların sesi,
Yörük anam kilimini dokumuş da
Nakış nakış işlemiş dizelerini,
Şimşirden kaşıklar yapılmış da
Yakındır Türkülerin coşkuyla söylenmesi,
Aşık atışmaları başlamış da
Bilemelidir ozanlar kopuzunu,sazını...

Hasretimdir şu Toroslara
Minnetimdir Yörük diyarlarına,
Duman tütüyorsa kıl çadırlarda
Hep kurtuluş vardır Ata’mın yurdunda...

Doğdu güneş şu Yörük diyarlarında
Sanırsın ırmakları iplik gibi dolanır kirmene,
Şu Torosların zirvesinde kar toplanmış da
Sanki pınarları dökülür Akdenize,
Şu Toroslar sarptır,uçurumdur da
Sanırsın ki sevdalıdır dağ keçilerine,
Şu Yörük diyarlarına can feda
Sanki hasretimdir kıl çadırlara bir nebze...

Hasretimdir şu Toroslara
Minnetimdir Yörük diyarlarına,
Duman tütüyorsa kıl çadırlarda
Hep kurtuluş vardır Ata’mın yurdunda...

Doğdu güneş şu Yörük diyarlarında
Kır tayına binmiş Yörük Ali Efeler,
Hangi düşman durabilir ki karşısında
Yürüyen Türk’e yurttur dağlar ovalar,
Bir gün Ahlat’ta bir gün Samsun’da
Vatan kurup vatan kurtarır Yiğitler,
Dalgalansın Ay ve Yıldız semada
İlelebet yaşasın Türk diyarlar,Yörük diyarlar...

Hasretimdir şu Toroslara
Minnetimdir Yörük diyarlarına,
Duman tütüyorsa kıl çadırlarda
Hep kurtuluş vardır Ata’mın yurdunda...