3
Yorum
17
Beğeni
5,0
Puan
480
Okunma

SANAL ALEMLE YUVALARI TARUMAR EDENLERİN DİKKATİNE
Eskiden, ( bekar) kadının ve erkeğin bir ömrü beraber geçirmek istediği sevdalısına dahi edebinden ve günahtan korkmasından direkt göz göze gelip bakamadığı bir zamandan bugünkü geldiğimiz acınası durumlara bakınız.
Bugün kaynananın damadına, damadın kayınvalidesine, eniştenin baldızına, baldızın eniştesine göz koyduğu iğrenç günleri yaşıyoruz maalesef.
Nefsler başı boş yılkı gibi dört nala koşarken evlatmış, annelik-babalık duygusuymuş, helâlmiş harammış çöpe atılmış maalesef.
Varsa yoksa kahrolası bir benlik duygusu büyüyüp devleşen.
Ne Yusuflar Yusuf artık ne de Züleyhalar Züleyha….
Kadınların ağzında bel altı küfürler, erkekler keza….
Yuvalarda sohbet, muhabbet namına bir şey kalmamışken yaşlı başlı adamlar, yine yaşlı başlı kadınlara şu sanal alemden çiçek böcek resmi gönderip iltifatlar yağdırır olmuş.
Be kör olası o iltifatın birini dahi kırk yıllık yastık arkadaşına, çocuklarının anasına, günde üç öğün yemeğini önüne koyan kadına etmemişken, şu ekranda cılalı boyalı gördüğün hiç tanımadığın birine etmeye utanmıyor musun?
Ya sen sözde Anadolu kadını
Ya sen; cennetin, ayaklarının altına serildiği müjdelenen eli öpülesi ana!
Peki ya sen çoluğunu çocuğunu, eşini bırakıp şu sahte ekrandan güya tanıdığın ar namus bilmeyrn sözde adamlara kaçmaya utanmıyor musun?
Nerde kaldı edep, haya, ar, namus, sadakat, analık duygusu?
Erinin, evlatlarının, ananın babanın, gardaşlarının şapkasını yere eğmeye haya etmez misin?
Hiç mi onurun, gururun yok senin?
Gerçi dayak cennetten çıkma diye boşuna dememişler.
Evet ben yonazım, evet ben gericiyim.
Zinanın suç olmadığı; eşini, çoluğunu çocuğunu terk edip gitmenin cezasız kaldığı bir ülkede maslesef her şey mübah oldu.
Hiç değilse başınıza başörtüsü takarak çıkmayın ihanet damgasıyla çıktığınız ekrana. Başöryüsü bir inancın gereğidir. O örtüye kurban olasıcalar.
Sizin gibi ahlaksızlar yüzünden o güzelim dinimize de leke sürüyorsunuz. Nefsinin esiri olmuş azgın Firavunlar.
Utanın be utanın!
Bence böylelerini kadın olsun, erkek olsun şehit meydanında linç ederek öldürmeli.
Bakalım ahlaksızlık devam ediyor mu?
Yine yetim hakkı, devletin malını çalıp yiyenleri de aynı yöntemle cezalandırmalı.
Sonra, sınavlara torpil, rüşvet karıştırıp adaleti bertaraf edenleri de…
Tik-toklarda sözde erkekler eşlerini canlı yayında göbek attırıp para kazandırır olmuşlar. Kalıbınıza tükürsünler sizin.
Adam mısınız siz be?
Para için kadının da erkeğin de batıp bulaşmadığı çamur kalmamışken ‘Z’ kuşağına söz etmeye hiç bir hakkımız kalmadı gayrı.
Zira 70’lik kuşaklarda edep haya kalmadı ki cahil cühela çocuklardan beklemeye hakkımız olsun.
Silkelenip kendimize gelmenin vakti gelmedi mi?
Yoksa daha çoookkk Maraş Depreminden daha büyük felaketlere gene kalır bu millet.
Demedi demeyin. Benden söylemesi.
Bu ekranı hiç bir aklı selim kimse özel arkadaş aramak için kullanmıyor efendiler- hanımefendiler!
Kendinize geliniz ve edepli olunuz.
YARASI OLANLAR GOCUNSUN ZATEN. Ancak şu zamanda gocunanlar da tertemiz olan insanlar. Yarası olanlar üzerine bile almıyorlar maalesef.
BİR ÇİFT MAHÇUP KARA GÖZ
Hicap vardı yüzünde, saflık arı demekti
Dostluğun mânası karşılıksız vermekti
Sevgi üç kuruş değil bir ömürlük emekti
Beklemeye değerdi bir çift mahçup kara göz...
Namahreme kirpiği inerdi perde perde
Kızarıp yanakları düçar olurdu derde
Tanyeriyle beraber uyanırken seherde
Güneş olup doğardı bir çift mahçup kara göz
Vatandı gönül evi destursuz girilmeyen
Hûri ordusu vardı bakınca görülmeyen
Sanki ulaşılmazdı kolay erişilmeyen
Bir ömüre sığardı bir çift mahçup kara göz
Papatya işlemişti mendilinin ucuna
Belli ki bu ayrılık gidiyordu gücüne
Sadakatle doldurup al mendilin içine
Sevdasını yığardı bir çift mahçup kara göz
Elindeki mendile hasret ile bakarken
Yayla çiçeği gibi dağ nanesi kokarken
Mendilini usulca gül koynuna sokarken
Gözlerini eğerdi bir çift mahçup kara göz
Hüzün bağdaş kurunca içine duman duman
Düşerdi yüreğine tarifi yok bir güman
Azıcık kederlense hıçkırırdı asuman
Bulutları sağardı bir çift mahçup kara göz
Sınırları aşılmaz fethedilmez kaleydi
Sadık bir bülbül gibi tüm sevdası güleydi
Bir gülün aşkı için çektiği hep çileydi
Yağmur gibi yağardı bir çift mahçup kara göz
Nurgül KAYNAR YÜCE / K. MARAŞ..
5.0
100% (7)