0
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
218
Okunma
Kablosuz bir uçurum atlayışı inadında
Gözlerinde güneşe dalan bir astronot...
Kozmik bir miras gibi sesinden
Hangi tayfı çıkarsam başka başka masallar anlatır
Tekrarı yok saç tellerinin
Hangi şiirde sana rastlasam,
Göğsümü sıkan bin bir kelime...
Kirpiklerin savaş suçlusu.
Hangi romanda bilmem hangi şair ölür
Benim yerime...
Sen habersizken.
Siyaha boyanmış tırnaklarında
Bilmem hangi derin karanlığın mürekkebi...
Kimi çekip çıkardıysan ölüm okyanuslarından
Benim yerime...
Hangi tabloda bilmem hangi ressam ölür.
Efsunger parmaklarında bin bir orkestra uyumu
Kemandan piyanoya...
Yalnızlığımı renkten renge sokarken yokluğun
Yasaklı bir tuzak oluyor bileklerin
Her defasında sevinçle yakalanıyorum.
Aşktan öte bir şey bu, verdiğin her solukta
Dudaklarım dudaklarına karışıyor
Nefesini üflüyorum kor alevler saçarak
Hangi şehirde bilmem hangi saray yangınına
Aşktan öte bir şey bu, attığın her adımda
Yeni bir kelime öğreniyorum topraktan
Sen zihnimi sararmış bir sözlük gibi karıştırırken
Hangi denizde bilmem hangi gemide batıyorum
Aşktan öte bir şey bu...
Sen alelade bir yağmurda ıslanırken
Ben derin sularda ruhumu yitiriyorum.
5.0
100% (4)