10
Yorum
48
Beğeni
5,0
Puan
528
Okunma

aklımın sokaklarından
firar eden çocukluğum
küstüm çiçeklerine sarılıp
ninniler söylüyor kendi kendine
geceden kalma uykusuzluğumla
kördüğüm olmuş hayallerimle
saklambaç oynuyorum
unutulmaya yüz tutmuş şarkıların
cızırtısında
dans ediyor
fırtınaya tutulan yapraklar
gölgesini yitiren ağaçlar
gözü kör
kulağı sağır
kanatları kırık kuşlar
kalbi kızıl denizlerde
buz tutmuş yorgan gibiydi bakışlar
baştan ayağa herşey yalan
herkes soğuk
neden
uçmaya meyilli kelimelerin ardına saklandın ki senelerce
yağmaladığın her harf
d/okunmadan silinip yok olan
camda bir buğu şimdi
kalbinin ucube sokaklarında
kurşundan ağır sözlerin cirit atarken
karıncalar gezdi sanki dudaklarımda
yazısız yazılar çakıldı ruhuma
bütün dünya konuştu
ben sustum
bir mezar kadar derinleşti yüreğim
kulaklarımda ki sözler yabancı
her biri yara, her biri küfür
boyumu aşmış
hadsiz hissiz cümleler
gözlerin gözlerimde ateşe verirken ölümü
kıyamet koptu içimde
bizim hikayemiz
en başta hüzün kokan bir masaldı
Ve
hiç okunmadan
yarım bırakılmalıydı.
herkes kendi yarasını taşırken,
en ağır yük kendinde sanır
Oysa
bilmez ki
toprağın altındaki çürük köklerin
halâ hayata tutunmaya çalıştığını
nefes alıyorum
duyuyor musun
Meryem Ayan
5.0
100% (26)