Karanlık oda genişliyor
Ateş böcekleri çocukların gecesinde
Fidanlı kapılar açılacağından ,
Değil yaşlı ormana
Perdelere ve pederlere akçeyi artırın
Dün daha yüzlerden silinmedi
Yolculuğuna zorludur bu
Camdan cana sürülen bisiklet

Bir fotoğrafın albümüne takıştırıp kendini
Kutsal kasesine yürür uğultulu zaman
Yeni yeni emekler fısıltılar
Şakacı çayırların kuzuları
Be mi, me mi ekosu koşan ses
Hep düşünce eli yanağında kimliğin,
Peşine revan siyah at olur
Dumanlı egosunu kovalayan kara tren

Hep gözlerdeki Işıktan sayılsa da yarın
Hep bi şamandıranın izleğinde su
Hep bir bariyerin ardına biriken durgunluk
Kuş oldum der o, su kuşu
Der kediyim, gece ayazında sabahlı kucağına

Duvarlar dillenir, formatlar, tabureler
Dinler insan kendini sağır gününde
Ayık gününde büyüsünden soyunan sözlerin
Şarkı söylenip ,gök yükseğinden düşer
Cevherden demiri kim söktü
Gün ah toprağa serilir, vurulur ilk
Dudaklar araya paslı kilit




Ş