2
Yorum
12
Beğeni
0,0
Puan
245
Okunma
Kalbim!
Kuş uçmaz’ım, kervan geçmez’im
Onca umarsızlığa dudak büküp
Vitrinde gördüğü oyuncağa ağlayan
Mızmız çocuğum…
Bıkmadın mı?
Kör bıçaklar gibi hep aşka bilenmekten
Yayan yapıldak, hep aşka yürüyüp
Ateşi sınayan kamikaze pervaneler gibi
Hep aşka uçmaktan
B ı k m a d ı n m ı?
Ah uzak yollara meyilli yorgun seyyah
Korkulu uçurum yamaçlarında bir çiçeği koklar gibi
Hep aşka uzanıp
Gayri meşru bir bebek gibi
Gizli saklı
Hep aşkı büyüttün içinde
Söyle, ne geçti eline…
Bak, herkes gitti!
Bir sen kaldın gecelerce sek hüzünler demleyip
Yitik sevdasına kangren şiirler teyelleyen
Rus ruleti oynar gibi kendine tetik düşürüp
Kendi taburesini kendi tekmeleyen
Vazgeç artık kalbim…
V a z g e ç…
Doğduğu nehre ölmeye gelen kızıl somonlar gibi
Yüzme artık aşkın kanlı nehirlerinde
Yanılıp, yenilip
O iğneli fıçıya bir daha girme
Olurda
Yine aldanırsan o ahmak ıslatan yaz yağmuruna
Kan ter içinde bir yılkı atı gibi
Soluk soluğa aşka koşup
Şarjöründe son kurşunu öpüp koklar gibi
Yine seversen…
Kan uykulu yataklarda
Kalibre’siz acılara teslim olup
Yine tir tir titrersin Antideprasan zehri ile
Filiz kıran öfkelerde yine kendini suçlar
Kırk yıllık düşmanın gibi
Yine kendine bıçak çekersin
Kalbim!
Deli fişeğim!
Boş ver aşkı…
B o ş v e r…
Sen aşksızda güzelsin.