2
Yorum
11
Beğeni
5,0
Puan
431
Okunma
Başlangıçta gök ve yer bitişikti
Sonra kel kaldı kepsiz kappa
Urdaki yalan urfada gerçek oldu
Ne yıldızlar doğru bugün
Sana ulaşmak için.
Ne de kalmış batıni terbiye insanda
çılgınca ommmmluyor elemden Elom
Kapanmış Tianın kapılarında Karasu
Hasta bir köpek gibi ağlıyor yalnızlıktan
Fas bile elin kapısı değil artık, elkapısı oldu
Ayırdılar Enoku Anaktan
Ne zaman toplanacak Elpurgis?
İyi kötü görünüyor, kötü iyi Uruksıratmaktan
Ne uygarlık aydın bugün
Ne de en ufak ışık kaldı uygarlıktan
Onun alameti bize sandığın gelmesiydi
Önce sandığı çıkardılar Vimanadan
Sonra Sekineyi de sandıktan
Kahrol Alighieri!
Kahrol iradan.
Ey Ulu Kam oğlu
Kamanıyorum...
Nerede o amak-ı Kambala?
Nerede eski topraklar...
İklim-i rumda doğmuş vücudum
Ruhunu kaybetti, saklı Japon kanonlarında...
Gözyaşları mandallarda asılı kalmış
Mavi bir kuşum, geceleri üşüyor gözlerim...
Sen rengarenk kuşlar çizersin siyah-maskeli nekomatalara
Ben her vakit bembeyaz, seni düşlerim.
Ufuklarda kaybolmuş, ağaçların çocukları...
Yada taşının sırrını saklamışlar bulutların ardına
İstemezük demişler.
Ya da gölge oyunları gelmiş zifiri karanlıktan.
Bir Çin ihaneti, bir arap, bir yahudi...
Adının entrikalarına her seferinde yenilmişim.
Başlangıçta yalnız söz vardı.
Ağaçta elma yılan oldu.
Halbuki elma yalan.
Sonrası...
Sonrası Söz bile, her şey yalan.
5.0
100% (3)