16
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1499
Okunma
Hicaz’da o sarkacın beli sallandığında Hint Okyanusunda deprem olur…
şark yanımda göz bebeği tutulması
cümle eczalardan daha kuvvetli lokman
ezalardan daha kanlı raks
çadırı duman olan meczup
sen benden yakın olacak kadar ben olmuşsun
hak getire...
şimdi o gülün sünen elbisesi hiçbir Kerem’i diriltmez
kuzgun yarasına basılan kül yanar
karaya oturan bulut ağlar
dost meclisinde meşk-i acem sesi
korkma
aşk sırat bineğim
yol ver
sözümü dağlayıp saplayayım karanlığa
“güneş mi yedim içim yanıyor”
kaşmer
bir tığ gibi batan söz
yaprakların da buruşuyor/parşömen diyor birileri
o zaman kırılsın bu eşkin delirmişlik
yola revan yollar
dile rahman seller
rakkas bir kum saatine gömülsün
acının kundağında can yanığım
ay bir şal gibi dolanıyor boynuma
göğsümde dönen bedevi sema, saçlarımda ağarmada...
K.Y.
Sevgili dostum, Sinan Özçaylak’a ait bir mısradır…
*Kaşmer; Maskara, soytarı.