6
Yorum
18
Beğeni
5,0
Puan
1762
Okunma

nasıl geçildiyse nehrin yüzü
bir kadının göğsü nasıl geçildiyse
çocuğun adı nasıl uyutuluyorsa
adamın suskunluğu gece trenlerinde jilet gibiyse
işte bazen içini sunmak insan öyle ansızın gelir
gözü uzak dağlara uçurur
yel elinden alamazsın
hadi mırıldan üçkere totemini ve yürü
ne halim varsa göreyim
bu kelime sana ne kadar yol’sa o kadar öcünü kuşan
dahası kaldıysa tanrıcık
uzun uzun yaz
bileyim
tehlikeni al gel ey kendini anlatamayan
yeni kara parçası bulalım
dünyanın kanunları kalksın
tarif yok
kim yol verilecek rüzgara bilemeyiz
bağını kur
hasadı bohçala
gün şelalesine suları sal
ayaklarını tütsüle
huzursuzlanmasın yatağında mevsimlerin
bak kucak kucağa bahçemiz
daha ne belam olsun
ağaçlarına yazıyorum sözümü
içini yeşert
gayrısı yok
başka türlü uçmaz oluyor kuşlar
K.Y.
5.0
100% (18)