0
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
415
Okunma
Cebel-i Tarık gibi acım ve huzurum
Karışmaz birbirine hiç sen denizin de
Sırtımda Nisan’dan bulutlar taşıyorum
Gülüşün her an essin diye gözlerimde
Ben İstanbul’a indiğimde ellerinden
Denizler puslu sokaklar çukurluydu
Sevmeler yorgun ve ihmal edilirken
Mayıs’ın rahminden hakikatim doğdu
Sayfaların çıplak kucağında aydınlık
Gözyaşlarımızla renk bulmuş kalemler
Umudun kelimelerinde yeşermez karanlık
Sevdan da yaşamaktır mısra mısra şiirler
Dizelerimde varlığı ne çok yokluğunun
Boğazımda her zaman boğduğum ağrılar
İyi ki varsın dediğimde bile yoksun
Geceye ağıtlar ruhuma aynalar bakar
Bakarsın erguvanlar, lalelerde açar
Üzerimizdeki bu yamalı mevsimde
Bakarsın yine güleriz yıldızlarda kayar
Avuçlarımızda gözyaşı biriktiğinde
Bir yer var içimde mahzun ve yaralı
Açılır gözlerine bir kırık pencere
Ne var bir sokağı ne de bir konağı
Bir pencere yalnız içimden içine
Ellerin olmadan gelecek mevsimin
Kalbimin ruhu kanar her çiçeğinde
Yakamdan çekiştiren bitmez kederlerin
Dermanı Şehadet’tir durur heybemde
Davut Daşkıran
5.0
100% (6)