Âlem ki çarkı felek
Hiçbir an sanıldığı kadar uzun değil
Her gülenin ağlayacağı gibi
Her ağlayan da gülecektir bir gün


Bir tohum
Bir nasırlı el
Bir çift öküzün varlığını düşün
Alın teri
Toprağın anaçlığı
Yağmurun bereketi
Değirmende un
Sofrada ekmek
Dua etmeyi unutmayın sakın


Demi devran
Cemrelerin pusulası çalınmış
Nakdin varsa
En güzel vakit senin
Bulanık köle pazarı şehirler
Subazlı boya ile kapatırken geçmişimizi
Tavan yapmış libidomuz



Ahlaka mugayir bir meydan
Karşı karşıya
Çaresizlerle çehresizler
Zındıklara biat etmiş zatı muhteremler
Tutanaksız gerçeğe
İnanan inana



Selam olsun
Nutuk âleminin şövalyelerine
Islanmasın kuru yerdeki k..çınız
Besleyin ulufeyle
Işıklar içindeki mahsus mahallinizde
İlk fırsatta namlusunu size çevirecek kapı kullarınızı





Üç yanım utanmazlık
Dördüncü yanım
Utanmazlığın bir tık ötesi aymazlık
Alanlar
Çalanlar
Hayatı bir kamışın notasında yaşayanlar
Ötekiler berikiler
Yeşiller variller
Demokles’in kılıç hikâyesini bilmesem de
Saygıyla selamlıyorum diktatörleri!!



Af buyurun
Farkında olmadan
Asla karıştırıp
Karşılaştırmayalım dünle bu günü
Altı kıta bir dünya
Ve bir de benim ülkem
Göründüğü gibi olanlara cehennem
Olduğu gibi görünmeyenlerin cenneti
En çok sevdiğimse kahve falı



Son bir konu
Her son dediğimde
Bir konuyu unuttuğumu unutup
Kafamın kırışıklığını ütüleyip
Doktorumun geleceği anı hatırlıyorum
Kepekli ekmek olmadan kahvaltı edemem
Üşüsem de
Üşüdüğümü ikiyüzlülere söyleyemem



Beni çok yormuştu Haris Alexsiou
Sen de nerden çıktın Azam Ali
Madem buluştuk ve de dertleştik
Öylesine rengârenk
Öylesine alımlıyız ki
Ne dersiniz gökkuşağı olalım mı?
İçimizdeki sevginin gücü
Ve ömrümüzün yettiği yere kadar…



Aç tavukla darı hikâyesini bilsem de
Sevgiyle yazmak istiyorum insanlığın hikâyesini
İlaç saatim gelmeden
Bir kağıt bir kalem lütfen….