10
Yorum
18
Beğeni
5,0
Puan
962
Okunma

MEVLÂNÂ CELÂLEDDÎN-İ RÛMÎ
Horasan’da doğdu, Belh’ti şehiri
Hoşgörü dağıtan pirdi Mevlânâ
Kalbi Hakk’a akan aşkın nehiri
Sözleri hikmetti sırdı Mevlânâ
Herkese açıktı dergah kapusu
Bilirdi dünyanın yoktu tapusu
Gönülden gönüle sevgi köprüsü
Engin anlayışla kurdu Mevlânâ
Ne olursan ol da yine gel dedi
Allah’ı kalbinde ara bul dedi
İtikattır Hakk’a giden yol dedi
Gönlünü sevgiyle kardı Mevlânâ
Yarına kalır da yanına kalmaz
Gönül yıkan kulda insanlık olmaz
Kırık testi ile akan su dolmaz
Hakikati öne serdi Mevlânâ
Şeb-i ârus onun vuslatı oldu
Arayı arayı Mevla’yı buldu
Aşk-ı ilâhî’yle yandı kavruldu
Aşk neyzene benzer derdi Mevlânâ
Şems-i Tebrîzi’de buldu kendini
Aşk oduyla yıktı gönül bendini
‘Hamdim, piştim, yandım!’ diye andını Tutuşup ateşe girdi Mevlânâ
Tövbeni bozsan da gene gel dedi
Açma dost ayıbın gizli kıl dedi
Alan elden üstün veren el dedi
Nefsini zincire vurdu Mevlânâ
Hakk’a ulaşmaktı bir tek gayesi
Nâr olup yanmaktı aşkın payesi
Yanarak tükendi aşk hikayesi
İnsan-ı Kâmile erdi Mevlânâ
Garip Nurgül der ki aşkın narısın
Hoşgörü dağının gür pınarısın
Tasavvuf ilminin bir çınarısın
Yakuttu, zümrüttü, zerdi Mevlânâ
Dertli gönüllere yârdı Mevlânâ
Nurgül KAYNAR YÜCE/ K. MARAŞ..
5.0
100% (7)