I.
KOKUNU TAŞIYAN RÜZGAR


Her şey hatırlatır
Gemilerin köpükten saçları
ve göğsündeki simit hırsızları
Uykusu kaçanların zikirlerini
bir uçtan Allah’a yaslaması
Şemsiyesiz aşıkların yağmur telaşı
Camı kırık pencerenin
sokağın köşesinde kedilerle konuşması
Dilek ağacında
rüzgara poz veren bez parçası
Her şey hatırlatır
da
bir tek rüzgar seni bana taşır

Kokunu özlemişim
Gelsen de koklasam satır satır…


II.
RESSAM DEĞİLİM

Yüzün boş kağıt gibi
Ve ama ben
-ah! üzgünüm-
ressam değilim


III.
TARİHE İŞLENMİŞ YALNIZLIĞIM

Gidecektin
ve ben böyle huzursuz
ve mutsuz kalacaktım madem
Keşke
Musa’nın yerine
beni koysaydı da sepete
Nil’e bıraksaydı annem


IV.
TUVAL SESSİZLİK AŞK VE DEMONLAR

Tuvalde henüz bitirilmiş bir resmin
boyası kuruyuncaya kadarlık bir süre
susmayı becerebilseydik
-hepi topu nedir ?
zannımca komşu oturmalarında
telve okumalarından
ya da rüya yorumlamalarından
biraz uzunca bir süredir-

Becerebilseydik diyorum sessiz kalmayı
Aşkımız ölmezdi
ve demonlar kalbimizi bataklığa çeviremezdi


V.
İKİNCİ EL KALPLER

Kalbinin duvarına
başka isimler yazmış ve silmiş birinden
ismimizi o duvara yazmasını beklemek mi aşk
Eski isimlerden kalan boşluğa yazılmış
en yeni isim olmak…

Daha önce
başka isimlerle el ele tutuşulmuş caddeler
başka isimlere söylenmiş gibi kokan cümleler
başka isimlerin dudak izlerinin olduğu yerler
-ve o fesat soru
saçlarını ve avuç içlerini
dün kimler kokluyordu-

İkinci el kalplere sahibiz
ve talibiz hepimiz…


VI.
SESSİZLİK

Sessizlik yine
rahatsız edici tavrıyla
izin de almış gibi senden
gelip oturmuş dudaklarına

Neden sessizliğin
hep bu yüzünü gösteriyorsun bana
Başka seçeneklerin de var
Elveda deyip
gitmek mesela


VII.
ATEŞ YA DA KÜL

Yardım et! dedim
-sesimi Raskolnikov’a benzeterek-
Yardım et!

Son bir as kaldı dedin elimde
hissediyorum
bu sefer işe yarayacak meret
-ası nedense Polina gibi tutuyordun-
Hayat bu dedin sonra
ateş ya da kül
Yola devam et…



190521Râzı