5
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1616
Okunma

abimle ilk defa küsmüştük...çocuksu bir sebepti ama haklı bendim ve bu defa kaldıramamış küsmüştüm...ders başında oturukene babam gellip boynuma sarılmış ve " evlat benim için konuş onunla" demişti ama olmamıştı...abimin ankaraya dönme vakti geldiğinde onu trene uğurlayacak tek kişi bendim...ikimizde ağlamıştık...bi kaç gün sonra baimden o anki duygularına dair bir şiir aldım ve ağlamaktan okula gidemedim ve bu şiir o anada o şiire cvp olarak döküldü kalemimden...
karlı istasyonda bir küçük çocuk
konuşmadı, sessiz bekledi biraz
eğildi, döküldü yaş boncuk boncuk
gözleri kırmızı, kar yerde beyaz
kaldırdı yapamacık bir el salladı
boşandı aniden içinde umman
ve döndü akan yaşı sakladı
anladı hasrete beş kalmış zaman
şahlandı köşeyi dönene kadar
korktu geri dönüp bakarım diye
dolaştı göğsünde kor damar damar
yapamadı, son kez baktı geriye
gördü trendeki nemli gözleri
saplandı bağrına palsı bir bıçak
tanırdı bu gözleri eskiden beri
her zaman mahzundu, her zaman sıcak
bir avuç nefes çekti ayazdan
isteksiz isteksiz ardına döndü
tren çığlığnı kustu birazdan
yıkıldı direkler, ışıklar söndü
"oldu mu" dedi "ya, oldu mu böyle"
keşkeler dolandı ayakalrına
"bari bir cümleyle sevgini söyle,
ki dönmek faydasız tren garına"
duraksadı birden olduğu yerde
bekledi uzun bir nefes arası
gece siyah salon, kar beyaz perde
ve can bulu birden düş sineması
hatrına düşmüştü ilkokul yaşı:
okul bahçesinde bir kavga başlar
ve kara çocuğa vururlar taşı
görünce gözünce yağmurlar başlar
hıçkırdıkça dolar yüreğine kin
yumruğu taş gibi, yaş sicim sicim
bir taş kapar yerden atamaz lakin
yerde yatan canı, vuransa yetim...
yıllardır bu kadar hüzünle dolu
ilk defa görmüştü kara gözleri
irkildi, doğruldu gözledi yolu
yürüdü, zihninden kovdu sisleri
düşler karanlıktı kaldırımlar loş
dur durak yoktu hıçkırıklarda
dev gibi gövdesi yorgun ve sarhoş
hiç böyle olmamıştı ayrılıklarda
karşısındaydı işte evi, sokağı
kaldırdı başını evi gözledi
yandı yüreğinde hasret çırağı
en son tutunduğu eli özledi
bir avuç kar aldı terli eline
susturmak için hıçkırıkları
olanca hışmıyla çarptı yüzüne
silindi gözünden cam kırıkları
böyle yapmalıydı eve varmadan
ağlamak izleri silinmeliydi
annesi kapıyı açtığı zaman
"utanmadan ağladın mı" dememeliydi
kapı aralanadı, dedi annesi:
"bu kadarcık mıydı sende adamlık?"
"ana" dedi " değil bildiğin gibi,
bu defa biz onla güzel ayrıldık"