Sen istediğin kadar ağlamıyorum de.
İstediğin kadar saklan avuntularınla
Vur kanatlarını, düş yollara.
Kar tutmamış dağlara sür yüreğini
İstersen uyuttum de hüzünlerini.
İnanmam, gözler yalan söylemez çünkü.

Ne zaman kuşburnu, papatya çayı düşse
Gecenin uyuyan dudaklarından
Ve ne zaman hatırlamak istersen asi dizelerimi
Kayıp bir şiirin omuzlarına atlayıp,
Sevdama yenik düşeceğim, sürünüp uzak yollarında
Sonra yüreğinde açacak, serpileceğim gül misali.
Yaz bir kenara kızım, bunu da yaz.

Bu şehir ve rüzgârın köpürttüğü batık göl
Anlatamam, nasıl uyanır uykusundan
Bu gönül nasıl çağlar, nasıl yorulur
Çıkarılırken zorla göğsünden heceler
Sen istediğin kadar ağlamıyorum de, inanmam.

Sönmüş volkanların çırpınışlarıyla güreşir
Bir ayrılık
Bir hasret
Ve bir ana yüreği unutma
Yaz bir kenara, bunu da yaz.

Ve ruhumdaki fırtınanın coşkun suları
Dişi tırnağı sökülmüş baykuş sessizliğim
İçimdeki korkularım, anlatamam
Kaç şiddetindedir gürültüsü anlayamazsın.

Hangi el ayırır yıldızları birbirinden bilinmez.
Hangi yürek, hangi mecnun, hangi kızıl ses?
Yağarken kalbime düşen gözyaşları
Ve içimde taç yaptığım çiğdemleri dizerek
Hasreti, inancı, umudu biriktireceğim ardından

Sen istediğin kadar ağlamıyorum de.
Bilemezsin, yanaklarından süzülen nehirler,
Yüreğimin derinliklerinden inen şimşeklerimdir.
Yaz bir kenara, bunu da yaz.