0
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
624
Okunma
Yaygın bir inanıştır, kulağa düşmeye görsün.
Doğruluğu, yanlışlığı ulaşabildiği zihin kadar.
Kimseye bir şeyleri anlatmayı geç,
gün olur ihtiyaç olmaktan da çıkar paylaşmak.
Bilirsin çünkü hiçbir inanış senin tutkuna bağlılığını
taşıyamaz, aldıramaz.
Nedamet duymaksızın omzumuzdaki bir bir indirmeye başladıkça
bir dönme dolabın içinde olduğumuzu ya da değirmene su gibi
yeni eklentileri üstümüze aldığımızı anlıyorum.
Özlem neye yok ki...
En çok da ağlayabilecek kadar derdi garip bir cisim gibi
algıladığım zamanlara.
İç içe sorunların geçmeden, yirmi dört saatin de bana yetebileceği inancıma.
Çocukların yüzündeki masum gülücüğü kıskanan ahlaksız beyinlerin
olmadığı,duyguların anlık değişmediği, güç savaşına dönüşmediği yıllara.
Evet, duygularımın bilir kişisiyim. Ama başkası bilsin istemiyorum.
Bu haysiyetsiz savaşların içinde insan önce kendini kaybediyor.
5.0
100% (1)