8
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
1105
Okunma
bahar kırgınlıkları
hırçınlaşır pençesinde gençliğim
talihsizliğin
kadim bir özgüvenin kurbanıyım.
ve esiri oldum
ümitisizlik zindanlarında
zamanın
bir garip gülüş bile incitir beni bahar sofralarında
ve de hüsranındayım
elma ağacı nar ağacı
gölgelerinin
hiç aşk oynamadım hiç kumar da
bu yüzden ne aşkta kazanırım
ne de kaybederim elde edemediklerimi
nasıl mahçup olunması gerekmezse
hep öyle mahçup olurum sevda mevsimlerinde
sabrın sonu selamete çıkmaz uykusuz sabahında
gecelerin
gün doğsa da hiçbir şey doğmayıverir
aaa ne tesadüf bir türlü alışmadığım.
ve karanlıktır yine sokaklar
eve dönüş saatlerinde
koltuğumda ekmeğim yok!
bilirim
yine de yürümeli yaşamalı insan
ayak ağrılarının olmadığı bir dünya için
hiç mutluluk oynamadım mutlu olmadım da
taze toprak rayihasında
tekdüze unutulmamaya mahkum hatıralarım
fakat elbette yaşamayı şansa yorduğum
anlarım
hep başkaları için
hiç evcilik oynamadım mukim olmadım da
başı topuzlu aman hotozlu
bir rüya kahinin gönlünde.
ancak yine de
bilirim
insan bu kavak ağacı değil
gözyaşlarına deymese de
deymeli yeni yetme
gençlik hülyalarına
yalan da olsa
erilmeyen muratlar için.
beyaz bir teslimiyet bayrağı açtı ordularım
başında savaşın.
hiç galip olmadım olmadı umrumda
gri bulutların altında
kara gölgelerin ardında
kazanılmış kahramanlıklar
lakin işte can verdim
taze toprak rayihasında
gölgesinde bir elma ağacının
yaşam oyununda ...
hiç oyun oynamadım çocukluğumda
ve belki de bu yüzdendir büyümüşlüğüm
5.0
100% (7)