9
Yorum
28
Beğeni
5,0
Puan
1535
Okunma

Kanayan bir ömürdür bu
Borçlu bütün kuşlara ve çiçeklere
Kıyıda köşede kırgınlıklarla
Sakin bir uğultunun uçurumunda
Fısıldayan gerçeklerden soyunmuş
Yarası derin sözü ipince
Velhasıl ağrıyan bir ömürdür bu.
Yangın yeri fikrim, yüzümde ecrin
Göğsümde yatağını kaybetmiş su, yüreği kül
Aymaz bir suskunluktur dilimdeki ısırgan
Bu sızı bu sancı işte, böyle yapayalnız
Gecesi tütün girdabı, gündüzü hezeyan
Velhasıl ağrıyan bir ömürdür bu.
Ne yana dönsem, ne zaman sönsem
İçimde, bir ağacın bahara hevesinden kıpırtılar
Sıyrılıp sokaklarından ucuz kelimelerin
Demirde dövülmüşçesine bir güle delirerek
Bir yankının paçasına dolanıyorum, soluğum yüklü
Alsam versem, versem alsam iyi söylemeleri
Yine de kar etmez hayale, ahvale,
Velhasıl ağrıyan bir ömürdür bu.
Çıldırmışım, yarı ziyan
Yarı kaldırım taşında açan çiçek
Sakallarımda bir türkü ağartmışım
Yorgun, sayrı ve içinden çıkılmaz
Bir bilsem kalbimdeki umarsız fısıltıyı
Dayasam ağzımı suyun mazbut sesine
Bilsem sonra, bir sabahın ilk ışığında kendimi
Ah desem ne fayda, sağırdır can
Velhasıl kanayan bir ömürdür bu.
Dağ başında, bir ovanın sarısında
Kavrulmuş bir tenin rahleye sızmasında
Uçuşabilir kalbim, uçurumlarında vuruşabilirim
Biçilmiş tartılmış bütün oyunların
Silinir parmaklarımın hafızasından şiirin mürekkebi
Ah yorgunum, dargınım, kırılmışım
Velhasıl kanayan bir ömürdür bu.
Nedim KARDAŞ
5.0
100% (19)