2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
952
Okunma
Önce önceler düştü yüreğimde
Sonralar eklen-meden yüreğine.
Bilinmeyen duvarların ardında
Bilinen bir sevdamdın sen.
Bir tek sendin anlamayan.
Kırılıyor yağmur damlalarım
Ve; güneş buharlaştırıyor
Gökkuşağına hapsederek gülüşlerimi...
Oysa gelinemeyeceğini biliyorduk
Bitilesi bir romanın bitmeyen yanıydık
Sıkılganlığımız çıktım mı su üstüne
Okunmadan yırtılan bir yapraktık
Katlanıp cebinin bir köşesine sıkıştırılan.
Oysa; okunmayı ne çok isterdik
Yırtılıp gitmeden kelimelerimiz
Ama olmuyordu;
Ne zaman bitirilebilecek bir kitaba başlasak
Okunmadan yırtılan bir sayfasıyla karşılışıyorduk...
İşte şehir bulantılar içinde şimdi
Düşler tutsaklaştı zaimliğin içinde
Her hangi bir zamanda bambaşka bir yerde
Düşer bir güvercin düş avuçlarına
Bilinmez biter mi ayrılığımıza yazılan yollar
Bilinir ama bitmezse bitecek olan ömürler.
Kavruluyorum!
Oysa kavrulan şehir olamalıydı.
Şehirden ne farkım var ki;
O bütün insanları barındırıyorsa
Ben hergün yeniden doğan sen-leri barındırıyorum içimde...
Durmadan dilimize takılan
Asla makamını bilmediğimiz bir şarkıyız
Her ne kadar zorlasak da doğru vuramıyorduk akorları
Ritmi bozuktu
Her vuruşta notayı,koparı veriyorduk bir telini
Gülen yanım ağlıyor şimdi.
Ağlayışlar ve yağmurlar hucum ediyorlar göz çukurlarıma
Halbu ki; sadece sen olmalıydın
Boşalan her yanımda...