2
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
2057
Okunma

gözlerimizi de alıp çıktık yola
bu yol diğer hiçbir yola benzemez diyorlardı da inanmazdık
bir gün dedik, o bir gün vardı ki bir günü, geldi; çattı vakti
evveliyatı malum, eh biraz mürted teferrüd
peki dedik, varmak için var olan var da, yola çıkan var mıydı başka?
yedi gece de mahvolan kavmi ad için varmış meğer Hud
mühim soruları sonra başkası sorsun, dur yahut.
dinle bak, kendini dinle, vicdanını dinle
seslere değil, sen de olana kulak ver
anlamaya çalış nasıl yaşadığını ve aç kaldığını merhamete
hayır tanrım olmuyor sesiyle
ses miydi? hani?
anlayamazken biz, geçti geçecek olan
soyunuverdi tülleri ruhların, bir azap; ten
benzer gamına gamlanıp olma mahzun diyenden
padişahım çok yaşa!
hünkarım var ol!
ne dem bâki, ben yoluma gidem
adaletsiz zulmü de görmüşem
ne gam bâki, yeis utanır halinden
yeknesak malum olan, biraz otur dedim şuraya
gönül sözleriyle başladığımız bu yol
biz de başta heme ost
dem belâ dahi heme ez ost
nâkıs kalana değin çalmıştı oysa kapıyı o dost
taşı kardeşin dediğinle taşı
gönülden sızlamayan yaraya denmez acı.
fani olan şu suğra alemi, derdi kübrâ için bahane
yine de etmeseydin bu kadar zulmü kendine
dünyadan bekleyenler oldu da vefa,
işte budur kıyasıyla anlayana.
zulüm bile utanmıştır kendini bulana
yalnız nutkumu tutan şu canavar
etmez aman, demez vardır bir nigâhban
çare niyazda, aczinde, zilletinde, orada kalışında
hani hep orada, hiç yaşamayacakmış gibi yarını
ne meskenet bu Rab, incitene bile söz bulmak yanlış
kemâl odur ki, enâ lâ
lâ olan asıl değildir zulme aşina
varsa bir sabır, Ya Sâbur,
eğri görünen ne onda ne bunda
vaka bil ki aynanın karşısında.
teessüf ederim de.
otur bırak küfrü de,
ağla kendi haline.
5.0
100% (9)