Bir misli daha olanı yokken yaşanılan anın
Dün yıkılmış yarın daha örülmemiş duvarken
Musalla taşlarına kaynar gibi eti kemiği
Demir nefesli gövdesinden duasını okur kalp
Tutuşur damarlarında icazetsiz duygular
Masmavi görünür gök tozpembe şarkıdır çiçekler
Dikensiz diklenmesiz teslim olunuştur bu aşka


Velhasılı kelam derlenir toplanır
Bir yahşilik safında koyulaşır
İpliksiz dikilir can tene
Makberi keşliklerin evinde uyanır sabah
Kılıç kınından arlanır eylemsizlikten
Küflü sadakatler peydahlar gönlünde
Habbeden kubbeye varan


Horozlanan kelimeler şafağın gözünde
Ufkun çeperine kadar amade kılınır
Aşiyanlığı yokken bülbülün güle bile
Ses şavkını vurur döner kalbe
Kati sevinçler yekpare olup açılır
Bir ayağında ve bir elinde hüzünle


Mayasını tuttuğu andır hayatın hutbesinde
Okunur ok hedefini kavrarken ruhunda
Gelişi olmaktır gidişi sonsuz ölmek
İş bu kelamda berraktır kan, sudan
Habbeden gök kubbe olur(sa) aşk